Geçtiğimiz günlerde Ankara merkezli yapılan bir operasyonda 64 kişi “DAEŞ’e yardım” suçlamasıyla gözaltına alındı. İşlemleri biten ve savcılığın tutuklama talebi ile mahkemeye sevk ettiği bir kişinin savaş bölgelerindeki kadın ve çocuklara bir defaya mahsus nakdi yardım yapması tutuklama gerekçesi sayıldı.
Söz konusu olay Köklü Değişim haber sitesinde yer verilen bir haberle ortaya çıktı. Haberin tamamını okumak için;
780 TL YARDIMA TUTUKLAMA!
Suriyeli Müslümanların sıkıntılarını gidermek amacıyla nakdi yardımlarda bulunan Müslümanlar “terörizmin finansmanı” suçunu işledikleri gerekçesiyle tutuklanıyor!
Terörün finans kaynaklarını engellemek ve terörle daha etkin mücadele etmek amacıyla, 7/2/2013 tarihli ve 6415 sayılı “Terörizmin Finansmanının Önlenmesi Hakkında Kanun” çıkartılmıştı.
İslâm kardeşliği ve vicdani sorumluluk gereği dünyanın çeşitli bölgelerindeki Müslüman kardeşlerine yardımda bulunan kimi Müslümanların yaptığı yardımlar, “terörün finansmanı” bahanesiyle bu yasa kapsamında bir suç unsuru olarak kişi aleyhinde kullanılabiliyor.
Bunun son örneği, geçtiğimiz günlerde “DAEŞ’e yardım” suçlamasıyla Türkiye’nin çeşitli şehirlerinde Ankara merkezli olarak yapılan operasyondur. Bu operasyonlarda 64 kişi gözaltına alınmıştır.
Gözaltına alınan isimlerden biri de, çevresinde İslâmi hassasiyeti, yardımsever kişiliği ve teröre mesafeli tavrıyla bilinen Aydın Yusuf Karademir’dir.
Karademir’in avukatından edindiğimiz bilgiye göre; kendisi, yaklaşık 3 yıl önce Suriye’deki çaresiz kadın ve çocuklara yardım amacıyla bir kereye mahsus olmak üzere 780 TL nakdi yardımda bulunmuş ve bu sebeple de dün çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderilmiştir.
Suçlu ile suçsuzu ayırt etmeden sırf “para, yiyecek, giyecek yardımı yaptı” diye gerçekleştirilen her türlü gözaltı ve tutuklama, telafisi imkânsız zulümlere sebep olmaktadır. İnsanları terörize etmeyen Müslümanlara yönelik baskı, gözaltı ve tutuklama zulmüne son verilmeli, Aydın Yusuf Karademir ve tüm mağdurlar bir an evvel serbest bırakılmalıdır.
Sosyal medyadan Suriye’de yaşayan çaresiz kadın, çocuk ve yaşlılara ulaştırılmak üzere derneklere yapılan para yardımları, nasıl “terörün finansmanı” kapsamında değerlendirilebilir? Bu, nasıl bir akıl tutulmasıdır!
Bu ve benzeri yasaların hatalı uygulamaları, suçlu-suçsuz ayırt etmeksizin adeta herkesin aynı torbaya konulmak suretiyle suçlanması, insanları, mazlumlara yardım etmekten imtinaya, onların ihtiyaçlarını giderme noktasında kayıtsız kalmaya sevk edecektir ki bu, tüm insanlık adına büyük bir felakettir.
Kaynak: Köklü Değişim Medya
