Gazeteci Hale Gönültaş, yargıya taşınmış bir olay hakkında sadece emniyet safhasında verildiği iddia edilen bazı ifadeler üzerinden bir haber yaptı. Söz konusu haberde, bahsi geçen soruşturmaya yansıyan ve mağdurenin yaşadığı iddia edilen çirkin hadiselere yer verildi. Haberin içeriğinde başta mağdure olmak üzere failler ve birçok isim gizlendi.
Olay örgüsü içinde, suç ve suç konusuyla en ufak bir ilişkisi olmamasına rağmen, sayfalarca tutanağın içinde tek bir yerde geçen Tevhid Dergisi ifadesi, haberin orta yerine bırakılarak Tevhid Dergisi camiası üzerinde çirkin bir algı operasyonu denemesi yapıldı. Tevhid Dergisi, olay ve ifade tutanağının bütününden o kadar bağımsızdı ki haberi kendi sitelerinde yayımlayan birçok haber sitesi “Tevhid Dergisi” ifadesini kullanma gereği dahi duymadı.
Bu haber üzerine Hale Hanıma ulaşan Dergi yetkilileri, haberde bahsi geçen olayları hiçbir delile dayandırmadan, olay örgüsü dışında olmasına rağmen Tevhid Dergisi’nin ismini kullanarak vermenin habercilik etiği açısından doğru olmadığını beyan etti. Yapılan görüşmede, velev ki tutanaklara yansıyan ifadelerin doğru olduğunu varsaysak bile kesin delil teşkil etmediği, şayet burada bir suç unsuru varsa ya soruşturma safhasına dahil edileceği ya da kovuşturmaya konu olacağı hatırlatıldı. Bununla birlikte, bu konu ile ilgili olarak hiçbir gönüllümüzün ifadeye çağırılmadığı vurgulanarak camiamızın konuyla alakası olmadığı belirtildi.
Emeğine saygı duymakla birlikte basın etik ilkeleri gereği bu bölümün düzeltilmesi rica edilen Hale Hanım, ne yazık ki bunu kabul etmemiştir. Sosyal medyada haber hakkında yapılan ve hiçbir tehdit içermeyen eleştiri ve yorumlara dayanarak yalan ve iftiraya başvurmuştur. Hâlbuki Hale Hanım, kendisi ile yapılan görüşme oldukça olumlu geçtiği için, Dergi yetkililerini yüz yüze görüşmek üzere Ankara’daki ofisine davet etmiştir.
Yayınladığı Tutanak Hale Gönültaş’ı Yalanladı!
Sosyal medyada haberin eleştirilmesine tahammül gösteremeyen ve bunu tehdit olarak algılayan Hale Gönültaş, bu sefer telefon görüşmelerinde olmayan hayal ürünü ifadeleri haberleştirerek “tehdit iftirasını” ortaya atmış ve aslında ilk haberde yapılması gerekeni yapıp haber içeriğine kolluk ifadesinin ilgili kısmını koymuştur.
İfadede sanık/mağdure bir ara Kocaeli, Karamürsel’de Tevhid Dergisi ile ilişkili olduğunu iddia ettiği kişilerin yanında bulunduğunu, sonrasındaysa oradan ayrılarak İstanbul’a yani istismara uğradığını iddia ettiği yere gittiğini beyan etmektedir. Fakat, delilsiz olmasının yanında bu iddianın yanlışlığı açık şekilde ortadadır. Resmî hesaplarından ve yayınlarından rahatlıkla görülecektir ki Tevhid Dergisi’nin, Kocaeli/Karamürsel’de hiçbir zaman temsilciliği bulunmamıştır. Tevhid Dergisi temsilciliklerinin bulunduğu il ve ilçeler şunlardır:
Sosyal medyada kolayca gerçekleşen linç kültüründen istisnasız her camianın etkilendiği şu zamanda, bu konuda en fazla hassasiyet göstermesi gereken kişiler gazetecilerdir. Topluma mal olan kurumlar hakkında beyanda bulunurken bu hassasiyet çok daha fazla olmalıdır. Çok net bir şekilde ortadadır ki şayet iddia edilen hadiseler gerçek olsaydı ilk tepki gösterecek olan yine Tevhid Dergisi olacaktı.
Tüm bu gerekçelerle, Kısadalga haber sitesini ve Hale Gönültaş’ı, ahlaki değerlere uygun davranmaya ve yanlış bilgiler içeren söz konusu haberi düzeltmeye davet ediyoruz.
