Türkiye’nin koronavirüse karşı büyük bir mücadele başlattığı dönemde gözler cezaevlerine çevrildi.
Koğuşların fazla kalabalık olması ve ölümcül virüsün cezaevlerinde yayılma riskinin artması üzerine infaz düzenleme yasası için çalışmalara hız verildi.
İnfaz paketinin son şeklini Habertürk yazarı Muharrem Sarıkaya köşesine taşıdı.
Sarıkaya, “Uyuşturucu kullanma ve bulundurma ile uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti suçu da kapsam içine alındı. Bu suçu işleyenler de indirimden yararlanacak” diye yazdı.
Uyuşturucu suçlarının da kapsam içine alınmasıyla birlikte tahliye olması beklenen mahkum sayısı 112 bine çıktı.
İnfaz paketindeki tarih 1 Mart 2020 olarak belirlendi.
Bu tarihten önce suç işlemiş olanlar, infaz düzenlemesinden yararlanabilecek.
Yasayla birlikte cezalarda yüzde 50 indirim yapılacak ve denetimli serbestlik 3 yıl olacak.
Adalet yerini bulacak mı?
Tüm bu düzenlemeler bir çok tutukluyu ve ailelerini ilgilendiriyor. Ancak geçmişte yapılan haksız uygulamalar, gerekçe götermeksizin uzun süreli tutukluluklar ve işkenceye varan hak ihlalleri akıllardaki yerini koruyor. Uyuşturucu satanlar gibi adi suçlulara bile af getiren düzenlemenin gerçek mağdurlara ne kadar fayda sağlayacağı ise muamma.