AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen ve AB Konseyi Başkanı Charles Michel’in geçtiğimiz haftaki Ankara temaslarının ardından gerçekleşecek olan ziyaret, Türkiye’nin Doğu Akdeniz’de geri adım atması sonrasında, Yunanistan ile gerilimin yumuşaması, diyaloğun yeniden canlandırılması, AB ile ilişkilerin onarılması açısından büyük önem taşıyor.
Dendias’ın temaslarının Ankara ile Atina arasında derin güven bunalımının aşılması için önemli bir fırsat olabileceği düşüncesinde olan uzmanlar, tarafların ziyaretten beklentilerini, aşılması zor konuları ve atılması muhtemel adımları bu kritik ziyaret öncesi DW Türkçe’ye değerlendirdi.
Biden Yönetimiyle Esen Değişim Rüzgarı
Sabancı Üniversitesi Öğretim Üyesi ve uluslararası ilişkiler uzmanı Profesör Senem Aydın-Düzgit, Türkiye’nin, ABD’de Biden yönetiminin iş başına gelmesiyle dış politikasını yeniden dizayn ettiğini belirterek bunun ardından gelen yumuşama adımlarının, Dendias’ın ziyaretini mümkün hale getirdiğine vurguladı.
ABD ve AB’nin Türkiye’ye dönük politikalarında koordinasyon, olası yaptırımlar konusunda birlikte hareket etme adımlarının, Ankara’yı dış politikasını gözden geçirmeye iten etkenler olduğunu anlatan Aydın-Düzgit, “İşte bu gelişmeler ışığında Türkiye’nin dış politikasında, en başta da AB ve ABD ile ilişkilerinde en sorunlu alanı oluşturan Doğu Akdeniz politikalarında değişime yöneldiğini gözlemliyoruz. Yunanistan Dışişleri Bakanı Dendias’ın Türkiye ziyareti işte bu değişimi sembolize ediyor” görüşünü aktardı.
“Ziyaret önemli fırsat”
Türkiye-Yunanistan ilişkileri uzmanı olan Profesör Dimitrios Triantaphyllou da iki ülke arasında yaşanan büyük gerilimlerin ardından gerçekleşecek ziyaretin taraflar arasında siyasi diyalog ve güvenin yeniden inşa edilebilmesi için önemli bir fırsat olduğunu aktardı.
Kadir Has Üniversitesi Uluslararası İlişkiler ve Avrupa Çalışmaları Merkezi (CIES) Direktörü olan Triantaphyllou, DW Türkçe’ye yaptığı değerlendirmede, Türkiye ile Yunanistan arasında onlarca yıldır süren sorunların çözümünün kolay olmadığına, bununla birlikte diplomasiye öncelik verilmesi gerektiğine dikkat çekti.
Triantaphyllou, “Şu aşamada zaten öncelik gerilimin kontrolden çıkmasının önlenebilmesi, taraflar arasındaki derin güvensizliği gidermeye dönük bir diyalog zemini oluşturulmasıdır” diye konuştu.
Türkiye’nin Doğu Akdeniz’de enerji sondaj faaliyetleriyle Ankara ile Atina arasında daha da tırmanan gerilim geçen yıl NATO müttefiki iki ülkeyi askeri bir ihtilafın eşeğine getirmişti.