Prof. Dr. Güntülü Ak, koronavirüsün erkekleri ve dezavantajlı grupları daha fazla etkilediğini ifade ederek, hastalığın şiddetinde rol oynayan faktörlere ilişkin açıklamalarda bulundu.
Prof. Dr. Ak, risk faktörlerinin başında ileri yaş, bir ya da birden fazla hastalığın birlikte seyretmesinin geldiğini, kardiyovasküler hastalıklar, diyabet, kronik akciğer hastalıkları, kronik böbrek yetmezliği, obezite, kanser, immunsupresif durumlar, kronik karaciğer hastalığı ve sigara kullanımının hastalığın seyrini kötü bir şekilde etkilediğini söyledi.
Yapılan çalışmalarda erkeklerin koronavirüsten daha fazla etkilendiği sonucuna ulaşıldığını belirten Ak, “Türkiye’de Kovid-19 nedeniyle vefat edenlerin yüzde 62’sinin erkek olduğunu biliyoruz. Görünen o ki erkekler daha çok etkileniyor.” dedi.
‘En sık görülen semptomlar ateş ve öksürük’
Prof. Dr. Ak, hastalığın başlangıç klinik bulgularının diğer viral enfeksiyonlardan ayırt edilmesinin güç olduğuna değinerek, şunları aktardı:
“En sık görülen semptomlar ateş ve öksürük. Bu semptomları halsizlik, nefes darlığı izliyor. Daha az sıklıkta baş ağrısı, boğaz ağrısı, iştahsızlık, bulantı, ishal, koku ve tat alma duyusunda bozulma rapor ediliyor. Ağır olgular bilinç bulanıklığıyla gelebiliyor. Cilt lezyonları diğer viral enfeksiyonların bulgularına benzer olup özgül bir bulguya dair veriler henüz net değil. Semptomatik olgularda klinik tablonun ağırlık derecesi oldukça geniş. Hastalar karşımıza hafif semptomlarla gelebildiği gibi çoklu organ yetmezliği gibi oldukça ağır bir klinik tabloyla da gelebiliyor.”
Ağır seyirli hastalardaki tedavi yöntemini açılayan Ak, “Başlangıçta olmayan nefes darlığı, 1 hafta ile 10 gün içinde hastalığın ilerlemesiyle solunum destek cihazı ihtiyacı doğuruyor. Hastalığın seyrinin kötüleşmesi durumu akciğerler yanında diğer organları da etkileyebiliyor. İyileşme süresi hastalığın ciddiyetine göre birkaç hafta ile birkaç ay arasında değişebiliyor” ifadesini kullandı.