Sosyal medya platformları Türkiye’nin restine kayıtsız kaldı

Türkiye büyük bir yaygara kopararak çıkardığı sosyal medya yasası ile sektöre ve sektörde faaliyet gösteren kişi, kurum ve kuruluşlara birtakım düzenlemeler getirmişti.

Söz konusu yasayla ilgili daha ilk fikirlerin dillendirildiği andan itibaren tartışmalar alevlenmiş düzenlemeye destek verenlerle karşı çıkanlar ikiye bölünmüştü.

Kişisel hak ve özgürlüklerin kısıtlanmasına zemin hazırlanmasından iktidarın toplum üzerindeki takip mekanizmasını sıkılaştıracağına kadar geniş bir yelpazede eleştiriler ortaya atılmıştı. Ancak en fazla spekülasyon, küresel ölçekte faaliyet gösteren dünya devi şirketlerin bu düzenlemeye nasıl tepki vereceği üzerine yapılmıştı.

Söz konusu sosyal medya düzenlemesinin ilk önemli adımı, sosyal medya platformlarının Türkiye’de temsilci bulundurma zorunluluğuydu. Düzenlemeyle, 1 Ekim 2020 sosyal medya platformlarının Türkiye’de yasal temsilci bulundurmaları için son gündü ancak bu tarih geride kalmasına rağmen hiçbir platform Türkiye’de temsilcilik açmadı.

Net bir cevap yok

Sosyal medya platformlarından konuyla ilgili henüz resmi açıklamalar gelmiş değil. Gidişat olumsuz bir tavır sergileyecekleri yönünde. 

Bilinen tek açıklama ise Bilgi Üniversitesi Öğretim Üyesi Bilişim Hukuk Uzmanı Prof.Dr. Yaman Akdeniz aracılığı ile Facebook tarafından yapıldı. Akdeniz, Facebook’un kesinlikle böyle bir temsilcilik açmama kararı aldığını duyurdu.

Akdeniz bundan sonra olabileceklere ilişkin değerlendirmelerini euronews Türkçe’ye yaparak Türkiye’nin adımının geri tepmiş olduğunu dile getirdi:

“Bu konuda henüz diğer platformların yaptığı resmi bir açıklama yok sadece Facebook’un oldu o da benim üzerimden gerçekleşti. Tıpış tıpış gelecekler beklentisi üzerine kurulmuş bir model şimdi geri tepmiş oldu. Bu konuda hükümetin bir B planı olduğunu da düşünmüyorum.”

Facebook ne demiş oldu? Türkiye ne yapabilir?

Akdeniz’e göre Facebook kararıyla şunu demek istiyor: Biz yargının bağımsız olmadığı, anayasa mahkemesi de dahil demokratik kurumların işlemediği bir yerde kolay kolay ticari bir faaliyette bulunamayız.

İstanbul’da değil de Dublin’de Londra’da ofis açmalarının nedenleri arasında vergi avantajlarından yargı bağımsızlığına pek çok etken olduğunu belirten Akdeniz, konuyla ilgili kendisine danışan bir AK Partili milletvekiline de şu önerilerde bulunmuş:

“Masaya sadece sopa koyarsak hiç havuç koymazsak karşı tarafa cazip gelecek bir tarafımız olmaz. Bizim bilakis kolaylıklar ve garantiler sağlamamız gerekli ki kendileri isteyerek gelsin. Bu sosyal medya mecralarını devlet kurumları da iletişim için kullanıyor. Muhalefet kadar iktidar da kullanıyor. Herkese lazım oluyor. Sokağa çıkma yasağı olduğu dönemde sosyal medya üzerinden her şeye ulaştık. Kendi ayağımıza sıkmış oluruz. Türkiye neden bir İrlanda olmasın?”

Diğer platformların durumu ne?

Akdeniz diğer platformların 1 Ekim tarihine kadar temsilcilik açmamış olmalarının Facebook ile birebir aynı tutum içerisinde oldukları manasına tam olarak gelmediğini çünkü ortada bir takvim olduğunu ve sürecin işlediğini şu sözlerle dile getirdi:

“Ekim ayı içerisinde Bilgi Teknolojileri Kurumu önce bir liste açıklayıp ihtar gönderecek. Bu tebligat Türkiye’de ofis açması beklenen gündelik kullanımı 1 milyonun üzerindeki tüm sosyal medya platformlarına kamuoyuna açık şekilde uyarı duyurusu şeklinde yapılacak.”

plt.jpg

 

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

spot_imgspot_img

Sıcak Gelişmeler

Benzer Haberler