Belçika’da Fransızca yayın yapan RTBF radyosuna konuşan İsrailli aktivist Eleonore Bronstein, neredeyse tüm hayatını geçirdiği İsrail’i, eşi ve 3 yaşındaki çocuğuyla beraber terk ederek Belçika’nın başkenti Brüksel’e yerleşmesindeki siyonist baskı rejimi politikalarını anlattı..
İsrail’de aktivistlerin görüşlerini ve faaliyetlerini gizlemek zorunda olduğunu ifade eden Bronstein, İsrail’de siyonizm karşıtı kişilerin hain ilan edildiğinin altını çizdi:
”İsrail’de aktivistler damgalanıyor. Bu insanların çocuklarına yönelik tehditler oluyor, sosyal medyada ölüm çağrıları yapılıyor. Bizim gibi insanlar için gittikçe durum kötüleşiyor. Artık İsrail’de bize yer kalmadı.
Siyonizme karşı çıkarsanız ve insan hakları için mücadele ederseniz İsrail’de hain olursunuz ki ben de ölüm tehditleri almaktayım.”
‘Tuvalet kağıdından tank’
İsrailli aydınların ve düşünürlerin baskılar nedeniyle ülkelerini terk ettiğini vurgulayan Bronstein, “3 yaşındaki çocuğuma tuvalet kağıdından tank yaptırdıklarını görünce artık İsrail’i terk etmek zorunda olduğumu anladım. Yaşadığım şok ile beraber İsrail’i terketme kararı aldım.” şeklinde konuştu.
Kendisinin erken yaşlardan itibaren tank görmeye alışkın olduğunu ifade eden Bronstein, İsrail ordusunun sık sık tankları şehir meydanlarına çıkardığını ve insanların tanklarla oynanmasına izin verildiğini belirtti:
“Bu olay İsrail için çok normal ama çocuğumun böyle bir ülkede büyümesine izin veremezdim.”
Hakkaniyet erdemini kaybetmeyen Yahudilerden olduğu anlaşılan Bronstein, kendisinin Filistinlilerin hakları için de mücadele ettiğini belirtti:
“Binyamin Netanyahu Filistinlileri yeni Naziler olarak göstermeye çalışıyor. Sorunun Hitler değil Kudüs müftüsü olduğunu bile iddia etti. Bir devlet başkanı kendini Yahudi olarak tanımlıyorsa hemen tarihi tahrif ediyor. İsrail, sömürgeci politikalarını meşrulaştırmak için Holokost’u bahane ediyor. Şimdi Belçika’dayım ve kendimi daha güvende hissediyorum.”