Bir makalesinde Dağlık Karabağdaki çatışmalar hakkında değerlendirmelerde bulunan Özkan, bu senaryonun gerçekleşmesi halinde Kafkasya’nın da Suriye gibi zor günlere gebe olduğunu ifade etti.
Azerbaycan güçlerinin Dağlık Karabağ’daki bazı yerleri Ermenistan işgalinden kurtardığına dikkat çeken Özkan, Azerbaycan’ın sahadaki başarılarıyla Karabağ’daki statükoyu değiştirdiğini söyledi.
Özkan’ın makalesindeki ilgili bölüm şöyle:
Türkiye’nin desteğiyle sahada askeri üstünlüğü şu anda elinde tutan Azerbaycan, kış bastırmadan Karabağ’da dağlık alandaki stratejik yerleri ele geçirmek isteyebilir. Özellikle Karabağ’ın merkezinde, kavşak merkezi olan Azıh ve Kırmızı Pazar’a düzenlenecek askeri harekât sahada dengelerin tümden değişmesine yol açabilir. Ancak Bakü’nün Karabağ’ın tamamını ele geçirmeyi hedeflemesi halinde, Kremlin bu gelişmeleri kenardan izlemeyecektir. Karabağ’ın tamamının Türkiye’nin desteğiyle Azerbaycan’a geçmesini hezimet olarak görecek Moskova, sahada askeri durumu değiştirmek için neler yapabilir? Bunun bir benzerini Suriye’de test eden Ankara’nın, Moskova’nın “yakın çevre” olarak nitelendirdiği Kafkasya’ya yönelik tutumunda da farklı davranmayacağını öngörmesi gerekir.
Son üç haftada Azerbaycan, askeri başarılarıyla Karabağ’daki statükoyu değiştirdi. Bakü ve Ankara’nın nihai çözümü kesin bir askeri zaferde görmesi halinde, Rusya sahaya inip askeri karşılık verebilir. Bu durumda Kafkasya da tıpkı Suriye gibi ateşler içinde büyük bir yıkımla karşılaşacaktır. Müzakerelere dönülmesi ve sahada kazanılan başarının masada kayda geçirilmesi bir seçenek. Aklıselimin ağır basarak karşılıklı tavizlerle barışçı çözüme ulaşılması yerine maksimalist pozisyonda ısrar etmek, Kafkasya için felaket kapılarını açabilir. Prusya İmparatoru Büyük Frederik’in dediği gibi “herşeyi elinde tutmaya çalışan, elindeki her şeyi kaybeder.”