Küresel koronavirüs pandemisiyle beraber tüm ekonomiler alt üst oldu. Ülkemizde de ekonominin gidişatının iyi olmadığı ortada. Ancak hükumetin harcama politikası var olan krizi sorgulatır nitelikte.
Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın yayımladığı ve kamuya ait aylık harcamaları gösteren rapora göre Ekim ayında 1,6 milyar TL’lik güvenlik ve savunmaya yönelik mal ve malzeme alan iktidar, 10 ayda bu harcama kalemine 7,4 milyar TL harcadı.
İktidarın dikkat çekici bir diğer harcaması, müteahhitlere yapıldı. Yap, işlet, devret projeleri başta olmak üzere çok sayıda büyük proje ile müteahhitlere bir ayda çeşitli harcama kalemleri aracılığıyla 5,8 milyar TL’lik ödeme yapıldı.
Taşıt, uçak, bina, iş makinası, canlı hayvan, personel servisi gibi kiralama bedelleri için bir ayda 2 milyar TL, 10 ayda ise 7 milyar TL harcandı.
Asıl tehdit: Dış borç
Mevcut hükümetin iktidara gelmesini sağlayan etkenlerden biri de ülkeyi dış borç ve buna paralel faiz yükünden kurtaracağı vaadiydi. Ancak bugün gelinen noktada, her fırsatta aksi bir tablo iddia edilse de, dış borç ve faiz yükü onlarca kat artmış durumda. Üstelik yapılan özelleştirmelerle eldeki varlıklar da adeta eriyip bitme noktasına geldi.
Devletin dış borç faiz giderleri de artmaya devam ediyor. Dolar, Euro ve Japon Yeni başta olmak üzere, döviz cinsinden borçlar için devletin kasasından ekim ayında 2,9 milyar TL çıktı. 10 ayda 29 milyar TL döviz borcu ödendi.
Örtülü ödenek artıyor
Cumhurbaşkanı tarafından kullanılan, hesabı sorulamayan ve “örtülü ödenek” olarak da adlandırılan gizli hizmet giderlerine yapılan harcama ise 10 ayda 1,5 milyar TL oldu. Raporda, Ekim ayında 20 milyon TL’lik örtülü ödenek harcaması yapıldığı görüldü.
Maarif Vakfı da payına düşeni aldı
Ekim ayında Maarif Vakfı’na da servet ayrıldı. Hazine’nin verilerine göre, paralel Milli Eğitim Bakanlığı gibi hareket eden ve tartışmalı eğitim politikalarını hayata geçiren Maarif Vakfı’na Ekim ayında 188 milyon TL aktarıldı.
