İstanbul’da 30 Ocak 2016’da Nurcan Arslan’ı öldüren Abdullah Melih Barış’a verilen müebbet hapis cezasının Yargıtay tarafından bozulması üzerine mahkeme süreci tekrar başladı. Bugün görülen karar duruşması öncesinde İleri’ye konuşan Nurcan Arslan’ın yeğeni Sinem Arslan, ‘’Katil sıktığı 11 kurşuna karşılık daha 11 sene bile içeride yatmamışken tahliye edilmeyi talep ediyor. Bu dava bir kadın cinayeti davası değil de adeta indirim çadırı gibi’’ dedi.
Davanın karar duruşmasında Arslan ailesinin avukatları ortak savunma yaparak Abdullah Melih Barış’ın cinayeti tasarlayarak işlediği hususu üzerinde durdu. Avukatlarının ortak savunması kararın bozulmaması, mahkemenin müebbet kararında direnme göstermesine yönelikti.
Mahkeme heyeti, haklarında zorla getirilme kararı çıkarılan tanıkların duruşmaya katılım göstermesi durumunda bile karar verileceğini belirtti.
Katil Zanlısından ‘Son Bir Deneme’ Savunması
Katil zanlısı Abdullah Melih Barış, savunmasında geçmişteki tüm savunmalarını yinelediğini, Nurcan Arslan’ın ona hakaret ettiğini ve kendisinde bipolar olduğu için öfkelenip bu cinayeti işlediğini söyledi. Son bir şans istediğini ve hata yaptığını söyleyen Barış, ”Hayata geri dönmek istiyorum” dedi.
Sanık avukatı ise, müvekkilinin geçmişte bipolar rahatsızlık geçirdiğini bu yüzden istese bile ruhsatlı silah alamayacağını, silahın ruhsatsız olmasının sebebinin bu olduğunu söyledi. Bulunduğu ilçede ve Türkiye’de birçok insanın silahı olduğu söyleyen sanık avukatı,
müvekkilinde de ruhsatsız silah olmasının doğal olduğunu savundu.
Mahkeme ‘Müebbet Hapis’ Cezasında Israrcı
Mahkeme verdiği aradan sonra müebbet hapis cezası kararında direndiğini açıkladı. Hukuki süreçte bu karar tekrar Yargıtay’a gidecek. Yargıtay müebbete hapis cezasını onaylarsa sanığın müebbet hapis kararı kesinleşecek. Bozma kararında direnirse de nihai kararı Genel Kurul verecek.
Dava Süreci Şöyle
Nurcan Arslan, İstanbul’un Küçükçekmece ilçesinde, reddettiği Abdullah Melih Barış tarafından bir plazanın önünde 11 kurşunla hayattan koparılmıştı. İki yıl süren yargılamanın ardından sanık Abdullah Melih Barış, önce ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile cezalandırıldı, daha sonra ise iyi hal indirimi uygulanarak cezası müebbet hapse çevrildi.
Arslan ailesi ve avukatları iyi hal indirimine itirazda bulunsa da Yargıtay 1. Ceza Dairesi cinayette tasarlama unsurlarının oluşmadığını ve sanığın ne zaman öldürme kararını aldığının kesin olarak belirlenemediğini öne sürerek, yetersiz gerekçelerle hüküm kurulduğunu belirtti ve kararı bozdu.
Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile yargılanan katil Abdullah Melih Barış, iki yıl süren yargılama süreci sonucunda cezasında ‘’iyi hal indirimi’’ uygulanarak müebbet hapis cezasına çaptırıldı. Karar sonrası Nurcan Arslan’ın ailesi ve katil karara itiraz etse de Yargıtay, Arslan ailesinin itirazını reddetti ve sanığın itirazını kabul etti.
Yaklaşık bir buçuk sene sonra katilin indirimli cezası Yargıtay tarafından ‘’tasarlayarak öldürme kesin olarak saptanamadı’’ denilerek bozuldu. Yargıtay kararından sonra mahkeme süreci tekrar başladı. Mahkeme sürecinin tekrar başlamasının ardından 27 Ekim’de görülen duruşmada savcılık mütalaasını verdi. Savcılık, mahkemenin kararında ısrarcı olması gerektiğini, vermiş olduğu müebbet hapis cezasında kalmasını istedi fakat duruşmada nöbetçi hakim olması sebebiyle dava karara bağlanmadı.
Bugün saat 10.00’da Bakırköy Adliyesi’nde görülmeye başlanan karar duruşması öncesinde, Nurcan Arslan’ın yeğeni Sinem Arslan İleri Haber’e konuştu.
Nöbetçi Hakim Sebebiyle Karar Netleşmedi
‘’Nurcan Arslan davasında Yargıtay’ın müebbet hapis cezasını bozmasından sonra tekrar bir mahkeme süreci başladı. Temmuz ayında başlayan mahkeme sürecinde en son duruşma 27 Ekim’de görüldü’’ diyen Sinem Arslan, yeniden başlayan yargılama sürecini şu sözlerle özetledi:
‘’Bu duruşmada mahkeme iki tanığı dinlemek istemişti, haklarında zorla getirilme kararı çıkarıldı. Savcılık ise bu tanıkları dinlemeye gerek olmadığını söyleyerek mütalaasını açıkladı. Savcılık mütalaasında bu cinayetin tasarlayarak işlendiği, katilin sunduğu iddiaların hepsinin asılsız olduğu uzun bir şekilde açıklandı. Katilin müebbet hapis cezasının devam etmesi gerektiğini ve bozulmaması gerektiğini söyledi savcı. Mahkemede ise nöbetçi hakim vardı, bu yüzden de karara bağlayamadıklarını söylediler. Karara bağlanmak üzere dava bugüne ertelendi.’’
‘Katil Cezaevinden Çıkmak İstiyor’
Katil zanlısı Abdullah Melih Barış’ın bu duruşmada beklentisinin tahliye edilmek olduğunu ifade eden Arslan, ‘’Katil cezasında indirim yapılmasını bile değil, tahliye edilmeyi talep ediyor ve bunu mahkemede birçok kez dile getirdi. Beklentisi tamamen cezaevinden çıkarılmak, sıktığı 11 kurşuna karşılık daha 11 sene bile içeride yatmamışken tahliye edilmeyi talep ediyor’’ ifadelerini kullandı.
’11 Kurşuna Rağmen İyi Hal İndirimi Aldı, Cezasına Tekrar İndirim Uygulanmaya Çalışılıyor’
Sinem Arslan, sözlerine şöyle devam etti:
‘’Bizim isteğimiz Nurcan Arslan ve öldürülen tüm kadınlar nezdinde adaletin yerini bulması. Zaten katilin yargılanmasına ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasıyla başlanmıştı. 11 kurşuna rağmen iyi hal indirimi aldı. İyi hal indirimiyle verilen müebbet hapis cezasına tekrar indirim uygulanmaya çalışılıyor. Adeta bir kadın cinayeti davası değil de indirim çadırı gibi. Biz kesinlikle tekrar bir indirim uygulanmasını istemiyoruz. Bu karar duruşmasından tüm beklentimiz adaletin ve hakkın yerini bulması.’’
Davayı Sahiplenmeye Çağırdı
‘’Sosyal medyada ve basında bu davayı duyurmaya çalışıyoruz çünkü biliyoruz ki bu ülkede ancak dayanışmayla bu adaleti sağlayabiliyoruz’’ şeklinde konuşan Arslan, bugün görülecek davaya çağrıda bulunarak ‘’Gelebilen herkesi Nurcan Arslan davasını sahiplenmek üzere adliyeye çağırıyoruz, gelemeyenlerin ise sosyal medyada bize destek vererek davayı sahiplenmesini istiyoruz’’ şeklinde konuştu.
