İsrail’in mevcut Başbakanı Benyamin Netanyahu hakkında yolsuzluk suçlamasıyla açılan davanın ilk duruşması bugün yapıldı.
Kudüs Bölge Mahkemesi’nde görülecek dava Netanyahu’ya göre “siyasi bir cadı avı”. İsrail Başbakanı mahkemeye gelmek yerine sadece avukatlarının yargıç karşısına çıkmasını istedi. Ancak bu istek mahkeme tarafından reddedildi.
Başbakan, avukatları ile birlikte duruşma salonunda hazır bulundu. Yaklaşık bir saat süren duruşmanın ardından, dava ileri bir tarihe ertelendi.
Üç ayrı dosyadan yargılanan 70 yaşındaki Netanyahu’ya yolsuzluk yapma, rüşvet alma ve güveni kötüye kullanma suçlamaları yöneltiliyor.
Aynı zamanda, sağ görüşlü Likud Partisi’nin lideri olan Netanyahu, gazetecilere duruşma öncesinde yaptığı açıklamada, kendisine yöneltilen suçlamaları “gülünç” olarak nitelendirdi. Başbakan iddiaları reddederken savcılık ve medyayı da “güçlü bir başbakanı zorla görevden almak için” komplo kurmakla suçladı.
Mahkemenin televizyondan naklen yayınlanması talebinde bulunan Netanyahu, bu sayede vatandaşın herşeyi tüm gerçekliğiyle görebileceğini ve kendi kendine fikir oluşturabileceğini savundu.
Lüks hediyeler ve vergi kolaylığına ilişkin suçlamalar
Benyamin Netanyahu ve ailesi, 2007 ile 2016 yılları arasında mücevher, puro, şampanya gibi pahalı hediyeler almak ve bunun karşılığında bu hediyeleri veren zengin iş insanlarına mali ve kişisel imtiyazlar sağlamakla suçlanıyor. Polisin verdiği bilgilere göre, “Dosya 1000” olarak adlandırılan olayda Netanyahu’nun, film yapımcısı Arnon Milchan ve Avustralyalı iş adamı James Packer’dan pahalı hediyeler aldığı ve karşılığında milyonlar değerinde vergi indirimi sağladığı ve ABD vizesi alınmasına yardım ettiği iddia ediliyor.
Medya patronuna ‘etik olmayan teklifte bulundu’ iddiası
“Dosya 2000” olarak isimlendirilen ikinci vakada ise Netanyahu’nun, muhalifi Yediot Ahronot gazetesinde kendisi hakkında daha olumlu haberler yapılması için gazetenin sahibi Arnon Moses ile bir anlaşma yaptığı ve buna karşılık gazetenin rakibi olan Israel Hayom gazetesinin zayıflatılmasına yardımcı olmayı vaat ettiği öne sürülüyor. Savcılığın, bu konudaki iddiasını soruşturma sırasında ulaştığı ve Netanyahu ile Moses arasındaki geçtiği bildirilen görüşmelere dair ses kayıtlarına dayandırdığı bildiriliyor. Savcılığın cezada indirim teklif etmesi üzerine, Netanyahu’ya bir dönem danışmanlık ve özel kalem müdürlüğü yapan Ari Harow’un da Netanyahu aleyhine ifade vermeye razı olduğu açıklandı.
Bezeq skandalı
İsrail Başbakanı Netanyahu’ya yöneltilen en ağır suçlama ise Bezeq adlı telekomünikasyon şirketiyle bağlantılı olanı. “Dosya 4000” olarak tanınan vaka. Söz konusu vakada, Netanyahu’nun iletişim bakanı olarak görev yaptığı dönemde, telekomünikasyon şirketi Bezeq’e hukuki ayrıcalıklar tanıdığı ve bunun karşılığında da şirkete ait Walla adlı internet gazetesinde hakkında olumlu haberler yazıldığı iddia ediliyor. Netanyahu, İletişim bakanlığı görevinden 2017 yılında istifa etti. Netanyahu aleyhinde bu davada tanıklık yapacak kişinin de eski iletişim bakanlığı genel direktörü Şlomo Filber olduğu kaydedildi. Filber’in, Benyamin Netanyahu ile Bezeq’in en önemli hissedarı Şaul Eloviç arasında pazarlıkları yürüttüğü ve Bezeq’e milyonlarca dolarlık kolaylık sağladığı aktarılıyor.
Muhalefet: Netanyahu ülkeyi iç savaşa sürüklemeye çalışıyor
Netanyahu ve müttefikleri aylardır dava sebebi ile ülkedeki adalet sistemini hedef alırken İsrail, Başbakan hakkındaki iddialar karşısında ikiye bölünmüş durumda.
Güvenlik güçleri, Netanyahu mahkemeye geldiği sırada onu destekleyenler ya da ona karşı olanlar tarafından gerçekleştirilecek gösterilere karşı hazır vaziyette bekledi. Yeni kurulan kabineden bazı bakanlar da İsrail Başbakanı’na destek vermek üzere mahkemeye gitti.
Muhalefet lideri Yair Lapid ise iktidarı yargıçları etki altına almaya çalışmakla ve ülkede şiddeti körüklemekle suçluyor.
Lapid, “Netanyahu davadan kurtulmak için bizi iç savaşa sürüklemeyi deniyor.” dedi. İsrail Başbakanı’nın mahkeme karşısına çıkması ülkede uzun zamandır süren siyasi istikrarsızlık döneminden sonra gerçekleşti.