Aralarında tanınmış profesörlerin de bulunduğu, Kuzey Amerika, Avrupa ve İsrail’den çoğunluğu liberal ya da sol görüşlü İsrailli akademisyenin kaleme aldığı açıklamada, 20. yüzyılda İsrail’in en güçlü hahamlarından birinin kızının imzası da var.
Birleşmiş Milletler uzmanları da plana itiraz etti
Salı günü bir açıklama yapan bir grup Birleşmiş Milletler (BM) uzmanı, diğer ülkelere bu plana karşı çıkma çağrısı yaptı.
BM için çalışan bağımsız 50’ye yakın uzmanın imzaladığı açıklamada, Batı Şeria’nın yüzde 30’unun ilhak edilmesinin 21. yüzyılın apartheid rejimi olacağını ve Filistin Bantustan’ı yaratacağı ifade edildi.
Bantustan, Güney Afrika’da yıllarca süren ırk ayrımına dayalı apartheid rejimi sırasında siyahların yaşadığı, birbirleriyle ya da dış dünyayla bağlantısı olmayan çok yoksul bölgelere verilen isimdi. Rejim, bu bölgelerin siyahların “anavatanı” olduğunu savunuyordu.
Açıklamada şu ifadeler de yer aldı:
“İşgal edilen toprakların ilhak edilmesi, Birleşmiş Milletler’in ilgili maddelerinin, Cenevre Sözleşmesi’nin, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi ve Genel Kurulu’nun defalarca onayladığı temel bir kural olan ‘savaş ya da askeri güçle bir toprağa el koymak kabul edilemez’ kuralının ciddi bir ihlâlidir.
İsrail’in 53 yıldır sürdürdüğü Batı Şeria işgali sırasında Filistinlilere yönelik hak ihlâlleri arasında mallarına el koyma, yerleşimcilerin uyguladığı şiddet, ev yıkmalar, aşırı güç kullanımı, işkence, basın ve ifade özgürlüğü var. Bu insan hakları ihlâlleri, ilhâkla birlikte ancak daha da artacaktır.”
Henüz İsrail Dışişleri Bakanlığı’ndan bu açıklamaya bir yanıt gelmedi.
Filistinli başmüzakereci Saeb Erekat, BM uzmanlarının açıklamasını memnuniyetle karşıladıklarını açıkladı:
“Bu açıklama, uluslararası topluma sorumluluklarını hatırlatıyor, durumun büyüklüğünü ve alınması gereken önlemlerin aciliyetini ortaya koyuyor.”
Uzmanların ve BM çatısı altında insan hakları ihlallerini araştıran çalışma gruplarının açıklaması BM’nin görüşünü yansıtmıyor ancak bu kişilerin inceleme ve analizleri BM’nin işleyişinde önemli bir yer tutuyor.
İsrail’in 1980’de Doğu Kudüs ve 1981’de Suriye’ye ait Golan Tepeleri’ni işgalinin ardından uluslararası toplumdan gerçek anlamda bir tepki gelmediğini hatırlatan uzmanlar, “Bu kez farklı olmalı” hatırlatması yaptı:
“Sonuçları olmayan eleştiriler ilhâka engel olmayacağı gibi işgali de sonlandırmayacaktır.”
BM uzmanları, ABD Başkanı Donald Trump’ın Binyamin Netanyahu’ya bu konuda verdiği desteği de eleştirdi.
ABD Başkanı Donald Trump, Ocak ayında bir “Ortadoğu Barış Planı” açıklamış ve plana göre Yahudi yerleşimlerinin İsrail sınırlarına katılması karşılığında geriye kalan topraklarda Filistin devletinin kurulabileceğini duyurmuştu. Trump’ın planına göre ayrıca “Bu devletin başkenti, Filistinlilerin istediği gibi Doğu Kudüs olmayacak; Kudüs bütün olarak İsraillilere bırakılacaktı.”
Filistinliler ise bu plana itiraz etmiş ve İsrail’in Filistinlilerin yaşadığı bölgeleri ilhakına yol açacağı gerekçesiyle tepki göstermişti.
Planın mimarı, Trump’ın damadı ve danışmanlarından Jared Kushner, planın gecikmeden uygulanması gerektiğini savunuyor.
Netanyahu: Harita netlik kazanmadı, plan 1 Temmuz sonrasına ertelenebilir
İsrail Başbakanı Netanyahu, gelen tepkilerin ardından, “haritanın netleşmediği” gerekçesiyle ilhak planını erteleyebileceğini söyledi.
İsrailli politikacılar arasında bu konuda görüş ayrılığı yaşanıyor.
İsrail’in önde gelen gazetelerinden Haaretz’e göre Netanyahu, 15 Haziran’da partisi Likud’un milletvekillerine seslendi. Burada İsrail ve ABD’nin ortak hazırladığı ilhâk haritasına koalisyon ortaklarından itirazlar olduğunu ve bu sebeple oylamanın 1 Temmuz sonrasına ertelenebileceğini söyledi:
“Gantz’ın partisi Mavi ve Beyaz’ın ilhak konusunda hangi pozisyonda olduklarını bilmiyorum. Ürdün Vadisi’nin ve Batı Şeria’daki büyük yerleşim bölgelerinin ilhakına destek verebilirler.”
İsrail’de yüksek tirajlı Yediot Ahronot gazetesi de, Gantz’in, Netanyahu’nun ABD ile birlikte hazırladığı ilhâk haritasına itiraz ettiğini yazıyor:
Bu haritada Batı Şeria’nın yüzde 30’u ilhâk planına dahil. Ancak Gantz, geniş çaplı bir ayaklanmaya engel olabilecek kadar, limitli bir bölgenin ilhâk edilmesinden yana.
Gantz, yaptığı bir açıklamada herhangi bir ilhâk planının ABD ile koordine edilmesi kadar Arap komşularıyla da diyalog halinde hazırlanması gerektiğini söylemiş; Mısır ve Ürdün’le barış anlaşmaları olduğunu hatırlatmıştı.
İsrail basını, ABD’nin İsrail’deki büyükelçisi David Friedman’ın Netanyahu ve Gantz’la görüşmeler yaparak ortak nokta bulmaya çalıştığını ancak şimdiye kadar herhangi bir ilerleme kaydedilmediğini de yazıyor.
İsrail bir yılda üç kez seçime gitti. Mart ayındaki son seçimde Likud Partisi, yine Benny Gantz’in partisine çok yakın oy oranına ulaştı. Gantz ile koalisyon hükümeti kuran Netanyahu, 1 buçuk yıl için başbakanlık koltuğuna oturdu. Şu an Savunma Bakanı olan Gantz, bir buçuk yıl sonra başbakanlığı Netanyahu’dan devralacak.
Batı Şeria’nın ilhakı, Netanyahu’nun seçim vaatlerinden biriydi.