Halis Hoca’nın mahkeme kararı neden değişti?

9 Nisan günü, soruşturmanın başladığı 3 yıldan bu yana var olan gerekçeler ve 1 yıl önce İstinaf’ın Halis Hoca’ya verilen cezayı bozmasının itici gücü ile heyet, oy birliği ile tahliyeye karar vermişti.

Fakat bağımsız yargının ötesinde nirvanaya ulaşmış bir sosyal medya yargısının hüküm sürdüğü ülkemiz koşullarında, söz konusu tahliyeye yönelik sosyal medya da beklendiği gibi oldukça ivedi bir şekilde harekete geçti. Tahliye kararı sonrası insanlık onurundan ve vicdanından nasibini almamış malum çevrelerin algı operasyonu ile Halis Hoca hakkında gerçekte hiçbir zaman var olmamış iddialar dolaşıma sokulmuştur ki İstinaf, bu gerekçelerle mahkumiyet kararını bozmuştur.

Böylelikle toplamda 7 yıl 3 ay 10 gün tutuklu yargılanan, bunun son 3 yılını kesintisiz tek kişilik hücrede geçiren ve halen dosyasında tek bir somut delil olmayan birisi hakkında yeniden tutuklanması için yargı üzerinde baskı oluşturulmuştur.

Bu orta çağ kumpanyasına meclisin hukukçu olan ama hukuk ve adalet ilkelerini kendi ideolojilerine kurban etmiş muhalefet vekilleri de katılmıştır. Savcılığın tahliye sonrası, bir üst mahkeme olan 3. ACM’ye yaptığı itirazının görüşüldüğü dakikalarda meclis genel kurulunda HDP ve CHP vekilleri bağımsız(!) bir yargı makamının verdiği kararın hesabını iktidar vekillerinden sormuşlardır.

Ağızlarına sakız ettikleri “kuvvetler ayrılığı, bağımsız yargı” gibi ifadeleri Halis Hoca’nın özgürlüğü söz konusu olunca helvadan putu mideye indirircesine bir çırpıda yutanların bu ikiyüzlü çarpık adalet anlayışları adeta orta yere saçılmıştır. Meclis genel kurulunda dosyadan tek bir sayfayı okumamış vekillerin, yargılamayı 3 yıldır sürdüren heyetin verdiği tahliyeye itiraz etmeleri akabinde iktidar vekilleri telaşla olaya el koymuşlar ve oturuma ara verilmiştir.

Aradan sonra söz alan bir iktidar partisi vekili, CHP ve HDP vekillerinin korkmamaları gerektiğini telkin ederek o kısacık arada Halis Hoca’nın tekrar tutuklandığı haberini vermiştir.

Herkes rahat ve huzurludur nasıl olsa dosyasında IŞİD ve kanlı eylemleri ile tek bir somut delil/bağlantı bulunmamasına rağmen 7 yılı aşkın bir süredir tutuklu yargılanan Halis Hoca Silivri’deki 7 metrekarelik hücresine geri konulmuştur.  

Kemalizmin ve Apoizmin yılmaz hak ve adalet savunucuları huzurla başlarını yastığa koyabilirler. Evet, 2. ACM’nin tahliye kararına itiraz eden Sakarya Cumhuriyet Savcısı’nın talebi doğrultusunda Sakarya 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nce cezaevindeki hücresinde bulunan Halis Hoca hakkında yakalama kararı çıkartılmıştır. 

Bu karardan 5 saat sonra SEGBİS ile 3.ACM’nin nöbetçi heyetinin karşısına çıkarılan Halis Hoca, dosyanın açılmaya ihtiyaç duyulmayan ilk sayfasına dahi bakmaktan imtina eden heyet tarafından tekrardan tutuklanmıştır.  

Heyet, Halis Hoca’nın 3 yıldır “örgüt yöneticiliği” iddiası ile yargılandığını görebilecek asgari özeni göstermeksizin, zihinlerinde Halis Hoca’nın “örgüt üyeliği” suçlamasıyla yargılandığını tahayyül ederek yeniden tutuklama kararı vermiştir. 

Maalesef 3. ACM, dosyayı 3 yıldır görmekte olan 2. ACM’nin tahliye gerekçeleri hakkında tek bir çekince getirmeden, sosyal medyanın ve muhalefet vekillerinin oluşturduğu baskıyı “hukuk” diye ortaya koymuştur.  

Sonrasında, yeniden tutuklamaya itiraz bir üst mahkeme olan 4. ACM’ye yapılmış fakat CHP ve HDP vekillerinin hezeyanları doğrultusunda alınan tutuklama kararında ısrar edilerek tahliye talepleri reddedilmiştir. Her şeye rağmen tahliye kararını veren 2. ACM’nin, 26 Haziran’daki ilk duruşmada Halis Hoca hakkında verdikleri tahliye kararında ısrarcı olmalarını temenni ediyoruz. 

3 yıl boyunca tutuklulukta ısrar eden heyetin bugünden sonra artık tahliyede ısrarcı olmasını bekliyoruz. Yüce Allah’tan Halis Hoca’mızın rekor süreye ulaşan tutukluluğunun sonlanmasını, kullarını çokça sevindirdiği şu Ramazan günlerinde bizlere göstermesini niyaz ederiz.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

spot_imgspot_img

Sıcak Gelişmeler

Benzer Haberler