“İnsanları/toplumları müşrikleştirmek için gece gündüz aralıksız tuzak kuran (34/33) bir dünya düzeninde yaşıyoruz. Tevhidin izlerini silmek ve şirk mikrobunu yaymak için her yolu deniyorlar.
Zira biliyorlar ki; tevhidle Allah’a teslim olanın sahibi bellidir; bilgi kaynağı bellidir; ölçüleri bellidir! Muvahhidi sömürmek mümkün değildir. Sömürü için mutlaka şirk olmalıdır.
Sahibi belli olmayan, bilgi kaynakları bulanmış ve ölçülerini yitirmiş insan yani müşrik; onuru, emeği, hayatı, duyguları… sömürüye açık insandır. Şu ana kadar tuzak kurdular, şimdi görüyoruz ki; yüce Allah tuzaklarını bozuyor.
İşgal ettikleri topraklardan 300 milyon insan mülteci durumunda ve bu insanlar yönlerini Batı’ya çevirmiş durumda. 1 milyon mülteci karşısında afallayan Batı, bu insan seli karşısında nasıl dayanacak?
11 Eylül sonrasında, kendini İslam’a nispet edenlerin eylemleri sonucu, batı ülkelerinde ölen insan 107. Irkçı eylemlerde ölen insan sayısı ise 110!
İslam’ı karalamak için ürettikleri argümanlar (islamofobi), batı ülkelerinde nur topu gibi bir sorun doğurdu: ırkçılık! Batı, kendi karanlık tarihinden ırkçılığın ne demek olduğunu çok iyi biliyor.
Vahiyden ve sünnetullahtan biliyoruz ki; önce bir kaos olacak sonra o kaostan bir düzen çıkacak. Ve yine biliyoruz ki; Allah adildir! O (cc) samimi insanları zayi etmeyecektir.
Bize düşen Allah’a karşı hüsnüzannımızı korumak, vahye tutunmak, imanımızı ve salih amellerimizi gözden geçirmektir. Yüce Allah insanlığın gidişatına bu sıfatlara sahip insanlarla müdahale etmektedir.”
Halis Bayancuk Hoca [Ebu Hanzala]
Silivri 9 Nolu Kapalı Cezaevi
