Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar başkanlığında, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler, kuvvet komutanları ve bakan yardımcılarının katıldığı video konferans yöntemi ile yıl sonu değerlendirme toplantısı yapıldı.
Yapılan toplantıda, Afganistan, Katar, Somali, Bosna Hersek ve Kosova ile Libya Görev Grubu Komutanı, NATO Karargahı’ndaki Türk Askeri Temsil Heyeti Başkanı, KKTC’deki Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Komutanı, Muharip Hava Kuvveti ve Donanma komutanları, devam eden faaliyetler ve sahadaki son duruma ilişkin bilgi verdi, bir yıllık değerlendirme yaptı.
Siyasi Çözümü Destekliyoruz
Türkiye ve Libya arasında 500 yıllık ortak tarih ve kültür bağlarının bulunduğunu belirten Akar, herkesin uzak durduğu bir dönemde, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatlarıyla Türkiye’nin Libya ile iş birliği yaptığını aktardı.
Türk Silahlı Kuvvetlerinin Libya’da yapılan anlaşma kapsamında, askeri eğitim, iş birliği, danışmanlık faaliyetini yerine getirdiğini dile getiren Akar, çalışmalar sonucunda yaklaşık 3 bin Libyalının eğitim aldığını söyledi.
Milli Mutabakat Hükümetinin Birleşmiş Milletler (BM) tarafından tanınan Libya’nın meşru hükümeti olduğunu vurgulayan Akar, Türkiye’nin söz konusu hükümetin daveti üzerine Libya’da bulunduğunu, buradaki faaliyetlerinin tamamen uluslararası hukuka uygun olduğunu belirtti.
Libya’daki siyasi görüşmelerin devam ettiğini söyleyen Akar, şu sözleri kaydetti:
“Bir an önce siyasi çözümün gelmesi için elimizden gelen gayreti, desteği ilişkide olduğumuz bütün muhataplarımıza da anlatıyoruz. Sürecin bu şekilde gerçekleşmesi için gayret gösteriyoruz. Başından beri dediğimiz gibi ‘Libya Libyalılarındır ve Libya’daki problemi Libya’daki kardeşlerimiz çözecektir.’ Siyasi çözümü destekliyoruz. Libyalı kardeşlerimize bugüne kadar her türlü yardımı ve desteği yaptık, yapmaya devam edeceğiz. Daima Libyalı kardeşlerimizin haklı davalarında yanlarında olduk.”
Hiçbir Oldubittiye Fırsat Vermeyeceğiz diyen Akar, konuşmasına şöyle devametti:
“Uluslararası hukuk, ikili anlaşmalar ve teamüller çerçevesinde, Türkiye’ye ait olan haklara karşı çok ciddi tacizler olmaktadır. Bunlara karşı da biz ülkemizin, milletimizin hak alaka ve menfaatlerini korumak ve kollamak için de gece-gündüz demeden mücadelemizi sürdürüyoruz. Hiçbir oldubittiye fırsat vermeyeceğimizi, hak ve hukukumuzu asla çiğnetmeyeceğimizi, KKTC’deki Türk varlığının kabulünden başka çare olmadığını, eğer egemen ve eşit haklara sahip Türk halkının varlığı kabul edilmezse hiçbir şekilde çözümün söz konusu olamayacağını söyledik, söylemeye devam ediyoruz.”
Şımarık Muhakemeye Dayalı, Bencil İstekler
Yunanistan’ın Ege’de gayriaskeri statüdeki 16 adayı uluslararası hukuka aykırı şekilde silahlandırdığını vurgulayan Akar, “Bu nasıl bir mantık? Bu yetmezmiş gibi sürekli bu adaların tahkimi için gelişler-gidişler, ziyaretler… Bu tahrik, taciz değil de nedir?” diyerek sözlerine devametti:
“Bunların hepsine biz ‘evet’ diyoruz, Yunan tarafı hiçbirine gelmiyor. Neden? Çünkü çekiniyorlar, korkuyorlar. Neden korkuyorlar? Haklı değiller. Biz haklıyız onun için de güçlüyüz. Onun için hiçbir toplantıdan uzak durmamız söz konusu değil. Bu münasebetlerimizi bu şekliyle sürdürüyoruz. Diyoruz ki ‘bir an önce oturalım, konuşalım iyi komşuluk ilişkileri çerçevesinde, uluslararası hukuka uygun şekilde, diyalog yoluyla bütün sorunlarımıza siyasal çözümler bulalım.’ Gerginliği giderelim tırmandırmayalım olayları. Fakat kendileri gece gündüz Türkiye’yi tahrik etmek, gerilimi artırmak için ellerinden gelen gayreti gösteriyorlar. Niçin? Çünkü bunlar kendilerine değil dayandıklarına, arkalarında kim varsa onlara güveniyorlar. Fakat o güvendikleri dağlara da kar yağdı. AB Zirvesi’nde bir-iki devlet dışında kimse bunların şımarık muhakemeye dayalı, bencil isteklerine evet demedi.” şeklinde konuştu.