Birleşik Arap Emirlikleri ise İsrail’in Filistin topraklarının ilhakını durduracağını öne sürdü. Abu Dabi yönetimi ise iki ülke arasında varılan anlaşmanın “diplomasinin bir zaferi” olduğunu söyledi.
Trump, resmi Twitter hesabından yaptığı açıklamada, “Bugün büyük atılım. İyi muhteşem dostumuz İsrail ve BAE arasında tarihi barış anlaşması.” ifadelerini kullandı.
Yıllardır Filistin topraklarını işgal eden İsrail’in Başbakanı Binyamin Netanyahu da ABD Başkanı Trump’ın duyurduğu gelişmeyi “tarihi bir gün” olarak niteledi.
Trump: Diğer İslam ülkelerinin de BAE’yi takip edeceğini umuyoruz
İsrail ve BAE’den heyetlerin gelecek haftalarda bir araya gelerek farklı alanlarda ikili anlaşmalar imzalayacakları açıklandı.
ABD Başkanı Trump imza seremonisi sonrası anlaşma metnini Twitter hesabından paylaşırken, “İsrail ve BAE arasındaki ilişkilerin tamamen normalleşmesi için anlaşmaya varıldı.” dedi. Trump, “Şimdi buzlar eridi. Şimdi diğer İslam ve Arap ülkelerinin BAE’ni takip edeceğini umuyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.
Söz konuşu anlaşmanın Orta Doğu’da barışı artıracağının ve bölgede büyük bir potansiyelin önünü açacağının iddia edildiği açıklamada, gelecek haftalarda İsrailli ve BAE’li yetkililerin bir araya gelerek yatırım, turizm, kültür, doğrudan uçuşlar, güvenlik, telekomünikasyon, teknoloji, enerji, sağlık, kültür, çevre, karşılıklı elçiliklerin açılması konularında ikili anlaşmalar yapacağı bildirildi.
Yahudi’nin yeni yalanı: “Yeni ilhak planları askıya alınacak”
Açıklamanın en önemli ayrıntılarından biri de Tel Aviv yönetiminin yeni ilhak planlarını askıya alacağını taahhüt etmesi oldu. Bu talebin Trump’tan geldiği ve BAE’nin de bu fikri desteklediği belirtilerek “ABD, İsrail ve BAE, diğer milletlerle de diplomatik ilerleme kaydedileceğinden emin. Bu konuda birlikte çalışılacak.” ifadesine yer verildi.
Açıklamada ayrıca, “Trump’ın 28 Ocak’ta açıkladığı Orta Doğu Barış Planı çerçevesinde tarafların İsrail ve Filistin çatışmasına kalıcı bir çözüm bulunması için çalıştığı, Mescid-i Aksa ve Kudüs’teki diğer tüm ibadethanelerin tüm inançlardan kişiler için açık olması gerektiği” ifade edildi.
Hamas ve El Fetih Hareketi’nden tepki: Filistin davamıza ihanet, arkadan bıçakladınız
Anlaşmanın duyurulmasının hemen ardından Hamas’tan tepki geldi. Hamas sözcüsü, Birleşik Arap Emirlikleri’nin Filistinlileri ‘arkadan bıçakladığını’ söyledi.
Fetih Hareketi yönetimi ise iki ülkenin normalleşme anlaşmasının, BAE’nin Filistin davasına karşı dini, milli ve insani görevinden vazgeçmesi anlamına geldiğini açıkladı.
“Artık Orta Doğu’da olmak zorunda değiliz”
ABD’nin Orta Doğu’dan çıkmaya başladığına işaret eden Trump, “Artık Orta Doğu’da olmak zorunda değiliz. Petrole ihtiyacımız yok. Artık o bölgede iyi dostlardan başka bir şeye ihtiyacımız yok.” diye konuştu.
Trump, her zaman Orta Doğu’daki dostlarının yanında olacaklarının da altını çizdi.
ABD Başkanı Trump, Batı Şeria’nın ilhakını destekleyip desteklemediği yönündeki bir soruya ise “Bu konuda şu anda İsrail ile görüşüyoruz.” yanıtını verdi.
İslam’ın kutsal beldesinin işgalcisi İsrail’i sadece Mısır, Ürdün ve şimdi de BAE tanıyor
Birleşik Arap Emirlikleri, İsrail ile diplomatik ilişki kuran ilk Körfez ve üçüncü Arap ülkesi oldu.
İsrail’i daha önce 1979’da Mısır, 1994’te Ürdün tanımıştı. Batı Afrika ülkesi Moritanya İsrail’i tanıyan dördüncü Arap ülkesi olsa da, 2006’da Tel Aviv yönetiminin Gazze Şeridi’ne yaptığı saldırılar sonrası İsrail ile tüm diplomatik ilişkilerini kesti.
Filistin toprakları ve Kudüs, 1948’den beri işgal altında
1946 yılına kadar şu anda İsrail’e ait olan sınırlar Filistin toprağı olarak kabul ediliyordu. Ancak aradan geçen 2 sene içerisinde Yahudi yerleşimcileri bu toprakların yarısını çoktan ele geçirmişti. İngilizlerin 1948 yılında Filistin’den çekilmeleri sonrası 14 Mayıs 1948 tarihinde İsrail devleti resmen kurulmuş oldu.
1917’de şu andaki İsrail topraklarında 600 bin Müslüman ve Hristiyan Arap nüfusu bulunurken, Yahudilerin sayısı sadece 60 bin civarındaydı.
1967’ye gelindiğinde Gazze Şeridi’nin Kudüs ve Batı Şeria bölgesiyle olan kara sınırı tamamen yok oldu ve “6 Gün Savaşları” başladı. İsrail bu savaşlar sonrası ilhal ettiği toprakları daha da genişletti. 2006 yılında Mısır’ın Gazze Şeridi ile sınırını kapatmasıyla bu bölge” dünyanın en büyük açık hava hapisanesi”ne dönüştü.