ABD yönetimi, “Sezar Suriye Sivil Koruma Yasası” kapsamında, aralarında Beşar Esad’ın oğlu Hafız Esad’ın da bulunduğu bazı Suriyeli isimleri yaptırım listesine aldı. ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo “Kurbanlarının anılarını taze tutarken Beşşar Esad ve rejiminden, zulümlerinin hesabını sormaya devam edeceğiz. Esad’ın gereksiz ve acımasız savaşının bitme zamanı geldi” dedi.
ABD Dışişleri Bakanı Pompeo, yaptığı yazılı açıklamada, Sezar Suriye Sivil Koruma Yasası kapsamında ilk yaptırım kararını geçen ay verdiklerini belirterek, “ABD Dışişleri ve Hazine bakanlıkları, Sezar Suriye Sivil Koruma Yasası kapsamında aldığı 14 yeni yaptırım kararıyla Esad rejimine karşı kampanyasını sürdürüyor” ifadelerini kullandı.
Alınan yaptırım kararlarını, Esad rejiminin 2011 ve 2019’daki “en korkunç zulümlerinin kurbanlarının anısına” bu olayların gerçekleştiği bölgelere atfen “Hama ve Maarratünnuman” olarak nitelendirdiklerini ifade eden Pompeo, “Esad rejiminin ordusu, vahşilik, baskı ve yolsuzluk sembolü haline gelmiştir. Yüz binlerce insanı öldürdüler, barışçıl protestocuları tutuklayıp işkence ettiler, okulları, hastaneleri ve pazar yerlerini insan hayatını önemsemeksizin yok ettiler” yorumunda bulundu.
Pompeo, bugünkü yaptırım kararları kapsamında General Zuheyr Esad ve Zuheyr Esad’ın oğlu Kerem Esad’ın yanı sıra Beşşar Esad’ın oğlu Hafız Esad’ı da listeye aldıklarını bildirdi. ABD Dışişleri Bakanlığı, 17 Haziran’da da yine Sezar Suriye Sivil Koruma Yasası kapsamında, Beşar Esad ve eşi de dahil 39 Suriyeli üst düzey yetkili ve kuruluşu yaptırım listesine aldığını açıklamıştı.
Pompeo, yaptırımların devam edeceğini ve Esed rejiminin BMGK’nin 2254 sayılı kararına uygun bir çizgiye gelene kadar baskıyı artıracaklarını bildirmişti.
ABD Kongresinde Aralık 2019’da kabul edilen ve 180 gün sonra yürürlüğe gireceği belirtilen yasanın adındaki “Sezar” ifadesi, 2014’te Esad rejiminin rejim muhaliflerini tuttuğu hapishanelerde işkenceyle öldürülen tutukluların fotoğraflarını dünya basınına sızdıran askeri polisin kod adı olarak kullanılmıştı.
Söz konusu fotoğraflar, Esad rejiminin, sistematik işkence yaparak ve aç bırakarak öldürmek dahil işlediği savaş suçlarının delili olarak gösterilmişti.