Batılı devletler Danimarka’daki hayvan katliamına sağır

Danimarkalı avcıların geçen hafta 250’den fazla balinayı katletmesinden sonra Danimarka’ya bağlı özerk Faroe Adaları’nı çevreleyen denizin bir kısmının kan kırmızısına döndüğünü ifade etti.

Bir günde 252 balina ve 35 yunus katlettiler

Sea Shepherd (Deniz Çobanı) adlı sivil toplum kuruluşu, takımadaların yıllık balina avı sezonu kapsamında 252 balina ve 35 beyaz yanlı yunusun geçen hafta çarşamba günü Hvalba köyü yakınlarında öldürüldüğünü bildirdi.

Topluluk, balinalardan elde edilen etin ava katılanlar arasında pay edildikten sonra güneydeki Suðuroy adası köylerine verileceğini ve et alacakların kendi paylarını satmakta özgür olduğunu belirtti.

Deniz Çobanı’nın açıklamasında “Her sene ortalama bin 500 yunusun katledildiği Faroe Adaları, meşru göstermek istediği bu barbarca uygulamanın atalardan kalma bir gelenek olduğunu hatırlatıyor” dendi.

Balina ve yunus avı takımadalarda yıllık bir ritüel olarak nitelendirilse de, Faroe hükümeti hayvanların yerel topluluklara gıda tesisi için bütünüyle yasal düzenlemeler çerçevesinde öldürüldüğünü öne sürdü.

Balinaların tehlike altındaki türlerden olmadığını belirten hükümet, uygulamanın sürdürülebilirliğini savunuyor.

Faroe hükümeti: “Bolluk var, bu kadar avın etkisi olmaz”

Faroe hükümetinin açıklamasında, “Yıllık ortalama 800 civarı avın, sayısı 778 bin dolayında olduğu tahmin edilen pilot balina bolluğu üzerinde kayda değer bir etkisinin olmadığı düşünülüyor” dendi.

Bununla beraber bazı çevreci grupların güçlü biçimde eleştirdiği bu avları, ORCA grubu da “hasta ruhlu bir kan sporu” olarak nitelendirdi.

Çevre aktivisti ve Deniz Çobanı kurucusu Kaptan Paul Watson, Grindadràp olarak bilinen avlar sebebiyle Faroe ürünlerinin ve turizminin boykot edilmesi çağrısında bulundu.

Watson, Facebook paylaşımında şu ifadeleri kullandı:

Grindadràp (“balina katliamı” olarak çevriliyor) gerçekleştiğinde, balina ailelerinin oluşturduğu sürülerin tamamı sahillere sürülüyor ve burada mızrak, sopa ve bıçaklarla zalimce, acımadan katlediliyor. 
Erkek, kadın, anne, yavru demeden her bir canlı öldürülüyor.
Bu masum, zeki, varlığının farkında, sosyal açıdan karmaşık, duygu sahibi varlıkların ailelerinin tamamına karşı sürdürülen katliamın durdurulması için, nerede ve ne zaman olursa olsun baskı uygulamalıyız.

Deniz Çobanı, geçen haftaki katliama dair yaptığı açıklamada, şimdiye kadar avlara olay yerinde karşı çıkmış tek örgütün kendileri olduğunu ifade etti.

Grup, 2014’te avlardan birini engellemek için bir görev ekibi yolladığını ve bunun üzerine Deniz Çobanı gemilerinin takımadaya gidişini yasaklayan yerel bir kanun çıkarıldığını belirtti.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

spot_imgspot_img

Sıcak Gelişmeler

Benzer Haberler