Toplum sağlığı hakkında yanıltıcı reklam yapan kişilere 20 bin Türk Lirası’ndan 50 bin Türk Lirası’na kadar idari para cezası verileceği duyuruldu.
Mecliste bulunan yasa teklifinin kanunlaşmasıyla birlikte vatandaşlara ‘Şunu yiyin bunu yemeyin’ şeklinde önerilerde bulunarak gıda da bilgi kirliliğine neden olan, insan sağlığını tehlikeye atanlar cezalandırılacağı bildirildi. Meclis Tarım Komisyonu’nda kabul edilen Tarım Torba Kanunu teklifinde yer alan düzenlemeyle gıda güvenliği ve güvenirliği konusunda yanıltıcı reklam yapılamayacak denildi. Tüketicide endişe, korku ve güvensizlik meydana getirerek tüketicinin tüketim alışkanlıklarını olumsuz etkileyen, gerçeğe aykırı yayın yapılamayacak. Yanıltıcı reklam yapan kişilere 20 bin Türk Lirası’ndan 50 bin Türk Lirası’na kadar idari para cezası verilecek.
Yasa teklifinin görüşmeleri sırasında televizyonlarda yapılan farklı farklı açıklamaların vatandaşlarda meydana getirdiği kafa karışlığına dikkat çeken TBMM Tarım Komisyonu Başkanı Yunus Kılıç, “Televizyonlarda çıkıp “Koronadan çok da korkmayın kelle paça yiyin geçer” diyen insanlar var. Bunlar doktor, profesör, televizyonlara bilim adamı hüviyetiyle, uzman olarak çıkıyorlar. Biz istiyoruz ki her alanda bilen adam çıksın konuşsun, bilen adamdan yararlanalım, onun sözünü dinleyelim ama kime inanacağımızı da bilelim “ dedi.
TBMM Tarım Komisyonu Başkanı Kılıç, yapılan bazı açıklamaların sadece toplumun beslenme alışkanlıklarına zarar vermediğini sektörlere de zarar verdiğine dair dikkat çekerek, şunları söyledi: “Tavuk eti, kanser yapar.” “Niye yapar? Nereden biliyorsun? Var mı bir delilin?” Şimdi, bilimde böyle bir ahlak var mı, bilim ahlakı böyle olabilir mi? Bunun cezası olmayacak mı? Sen bunu söyleyip sonra sallana sallana evine gidiyorsun, bu ülkede 5 milyar dolar değer yapan kanatlı sektörü senin vermiş olduğun zarardan dolayı ertesi gün satışlarında % 20-30 azalma yaşıyor. Bu sektörün çalışanı var, üreteni var, taşıyanı var, garibanı var, yoksulu var, işçisi var. Bunların haklarını kim soracak, kim koruyacak? İstiyoruz ki ziraat mühendisi çıksın konuşsun, veteriner hekim çıksın konuşsun, gıda mühendisi çıksın konuşsun, su ürünleri mühendisleri çıksın konuşsun ama onlarda tabiri caizse kendi saikleriyle konuşmasın. Şu anda ülkemizde hâlihazırda çok iyi çalışmakta olan, toplumun takdirini de kazanmış olan bir Sağlık Bilim Kurulu var. Biz istiyoruz ki gıdada hocaları dinleyelim, onların dediklerine göre hareket edelim. Gıdada yapılan yayının yanıltıcı yayın olup olmadığına, toplumu ne derece etkilediğine uzmanlardan, yayınları olan, bu alanda çalışmaları bulunan, bilgisine, kanaatine ve şahsiyetine toplumun güvendiği insanlardan oluşacak bir kurul karar verecek.”