Anayasa Mahkemesi kapalı görüş başvurusunu değerlendirdi

Anayasa Mahkemesi (AYM), bugün gerekçesini açıkladığı kararıyla cezaevlerindeki kapalı görüşlerde mahpus ile yakını arasındaki görüşmelerin idarece dinlenmesinin özel hayata ve aile hayatına saygı hakkı ile haberleşme hürriyetinin ihlali olduğuna hükmetti.

Bolu F Tipi Cezaevi’nde örgüt üyeliği suçundan tutuklu bulunan Eşref Köse’nin başvurusunu değerlendiren mahkeme, hem ihlalin sonuçlarının kaldırılması için yeniden yargılama yapılmasına hem de Köse’ye 6 bin lira manevi tazminat ödenmesine karar verdi.

Kapalı görüşler, mahpus ile yakınının karşılıklı oturdukları, fiziksel temas olmaksızın ayrı ve ses geçirmez kapalı bölgelerde oturarak ve ancak telefon aracılığıyla konuşabilmesiyle gerçekleşiyor. Bu görüşmeler hapishane idaresince dinlenip kaydediliyor.

“Kanunda kapalı görüşün dinlenmesi yok”

Eşref Köse, yakınlarının kapalı görüş ziyaretlerinde konuştuklarının dinlenmesi ve kaydedilmesinin yasal dayanağı olmadığını belirterek cezaevi idaresine ve ardından ilgili mahkemelere resmi başvuru yapmış tüm itirazları reddedilince AYM’ye bireysel başvuru yapmıştı.

Cezaevleri telefon hakkı için geçerli olan dinlemeyi usülsüz olarak görüşlerde de yapıyor

Başvurularında, 5275 sayılı Kanun’un 66. maddesinde telefon görüşmelerinin kaydedilebileceğine ilişkin bir düzenleme olsa da bu hükmün kapalı görüşü kapsamadığını, Ziyaret Yönetmeliği’nin 7. maddesindeki hükmün ise kapalı görüşmenin izlenmesine ilişkin olduğunu belirtmişti. Burdaki ibarenin 10 dakika süren haftalık telefon hakkı için olduğu belirtildi.

Dolayısıyla, mevzuat hükümlerine dayanarak kapalı ziyaretlerde yapılan görüşmelerin dinlenebileceği sonucuna varmanın mümkün olmadığını iddia etmişti.

Bakanlık: Herkesi dinliyoruz

Başvurusunda, “ailesiyle yaptığı görüşmelerin dinlenip kaydedildiğini, uygulamanın bir tecrit oluşturduğunu, psikolojik durumunun bozulduğunu ve görüşlerde rahat konuşamadığını belirterek haberleşme hürriyetinin, özel hayata ve aile hayatına saygı ile adil yargılanma haklarının ihlal edildiğini ileri sürmüştü.

Bakanlık ise AYM’ye ilettiği görüşünde sadece kapalı görüşün Ziyaret Yönetmeliği’nin 7. Maddesinde belirtildiği şekilde gerekli teknik ve elektronik donanımla gerçekleştirildiğini, başvurucunun ayrı bir infaz rejimine tabi olmadığını, yüksek güvenlikli ceza infaz kurumlarında bütün mahpuslara aynı tedbirin uygulandığını belirtti.

“Konuşmalar samimiyet ve mahremiyet içerebilir”

AYM’nin bugün açıkladığı gerekçeli kararında, Anayasa’nın 13. Maddesine atıf yapıldı: “Temel hak ve hürriyetler, … yalnızca Anayasanın ilgili maddelerinde belirtilen sebeplere bağlı olarak ve ancak kanunla sınırlanabilir. Bu sınırlamalar, demokratik toplum düzeninin gereklerine… ölçülülük ilkesine aykırı olamaz.”

Kararda, ziyarette yapılan konuşmaların belli bir samimiyet ve mahremiyet içerebileceği, mahpusların da bu görüşmelerde mahremiyet sağlanacağına ilişkin makul beklenti ile hareket edebilecekleri ifade edildi.

Ve bu kısıtlamaya dair yasal bir düzenleme olmadığını altı çizildi:

“Mevzuat hükümlerinde kapalı görüş sırasında konuşulanların dinlenebileceği mesafede bir görevlinin bulundurulabileceği belirtilmişse de görüşmenin bir teknik araç vasıtasıyla dinlenebileceği ya da sistematik bir şekilde kaydedileceğine ilişkin bir düzenleme yapılmadığı görülmüştür.

“Dolayısıyla mevzuat bir bütün hâlinde değerlendirildiğinde kapalı görüşlerde yapılan konuşmaların sistematik bir şekilde teknik araçla dinlenmesi ve kaydedilmesinin koşullarını kanunilik ilkesini karşılayacak şekilde belirleyen bir kanunun mevzuatta yer almadığı anlaşılmıştır.”

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

spot_imgspot_img

Sıcak Gelişmeler

Benzer Haberler