Dünya genelinde bir felaket haline gelen koronavirüs salgınına karşı bir çok tedavi yöntemi geliştirilmeye çalışılıyor.
Devletler bu iş için öyle ciddi kaynak ayırmak zorunda kaldılar ki, dünya üzerindeki savaşlar durdu, askeri harcamaların yerini sağlık yatırımları aldı.
Ateş ölçümü yapabilen insansız hava araçlarından tutun 3D yazıcılarla basılına solunum cihazlarına kadar yeni icatlar gün yüzüne çıkmaya devam ediyor.
Bunun son örneği, ses ve öksürük üzerinden analiz yaparak koronavirüs ihtimalini takip edecek bir uygulamanın çalışmaları oldu.
Söz konusu çalışma şuan için ABD Pensilvanya’da bulunan Carnegie Mellon Üniversitesi ve İngiltere’deki Cambridge Üniversitesi tarafından ayrı ayrı yürütülüyor. Çalışma, telefon görüşmeleri sırasında (belki cihazın dinleme yapabildiği her an) kişinin ses ve öksürük analizini yaparak koronavirüs olup olmadığını belirlemeye yarayan ücretsiz bir uygulamayı kapsıyor.
Her iki proje de çalışmalarını ses kayıtlarını vermeye gönüllü deneklere dayandırıyor fakat bu kişilere ait özel bilgilerin korunması konusunda farklı yaklaşımlar benimsiyorlar.
Cambridge Üniversitesi’nin projesinde gönüllülerin kimliklerinin bilinmemesi ilkesi esas alınıyor, ama bunun doğurduğu bazı zorluklar var.
Buna karşılık Carnegie Mellon Üniversitesi’ndeki ekip, uygulamayı deneyecek gönüllülerin isimleri değilse de e-postalarının bilinmesinin önemli olduğunu söylüyor. Ama bu bilgileri istedikleri zaman silebilme hakkına sahip olacaklarına dikkat çekiyorlar.
Carnegie Mellon'da proje üzerinde çalışan bir profesör olan Bhiksha Raj, Digital Trends web sitesi yaptığı açıklamada, "Her şeyden önce, burada yapmaya çalıştığımız bir veri toplama çabasıdır" dedi. “Covid ve covid olmayan sesler ve öksürükler üzerinde ön testler yaptıktan sonra, sesleri analiz ederek potansiyel covid için güvenilir bir örnek elde etmenin mümkün olabileceğine inanıyoruz. Bu örnek elde edildikten sonra, uygulama, dinlediği yeni sesleri karşılaştırmalı olarak analiz ederek hastalık belirtisi olanları tespit edebilecek. İnsanları ses kayıtlarına katkıda bulunmaya teşvik edecek bir sistem kurduk. Enfekte olmuş kişilerden on binlerce kayda ve sağlıklı olsun veya başka problemleri olsun Covid-19 ile enfekte olmamış kişilere ait ses kayıtlarına ihtiyacımız var. Umudumuz insanların katkıda bulunmasıdır. ” dedi.
Birbirinden bağımsız yürütülen iki çalışma da bilgisayarın “öğrenme” özelliğinden hareketle geliştiriliyor.