Bangladeş’i ziyaret eden Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Myanmar Özel Raportörü Tom Andrews, Dakka’da düzenlediği basın toplantısında, uluslararası toplumun Bangladeş ile daha iyi bir ortaklık kurması ve Arakanlılarla ilgili sorunla başa çıkmada Myanmar ordusuyla irtibatı kesmesi gerektiğini belirtti.
Bu krizin nihai çözümü Bangladeş’te değil Myanmar’dadır
Andrews, “Bangladeş, bu sorumluluğu tek başına taşıyamaz ve taşımamalıdır. Bu krizin nedeni ve bu krizin nihai çözümü Bangladeş’te değil, Myanmar’dadır” dedi.
Uluslararası toplumu daha fazlasını yardım yapmaya çağıran Andrews, “Myanmar ordusuna baskı uygulanması ve askeri cuntanın bu krizden tamamen sorumlu tutulması için somut önlemler alınması da dahil bu krize daha güçlü, daha koordineli bir uluslararası tepki için elimden geleni yapacağım” şeklinde konuştu.
Andrews, gerekirse uluslararası toplumun Myanmar ordusunun gelir kaynaklarını engellemesi gerektiğini ifade etti.
Kamplarda konuştuğu hemen hemen her Arakanlı’nın, güvenli ve onurlu bir şekilde en kısa sürede evlerine dönmek istediklerini aktaran Andrews ancak Myanmar askeri yönetiminin kendi halkına yönelik saldırısının yanı sıra Arakan eyaletindeki sistematik temizliğin bugüne kadar devam ettiğini söyledi.
Arakanlıların anavatanlarına güvenli, sürdürülebilir ve onurlu bir şekilde geri dönmesi için koşulların şu anda mevcut olmadığını ifade eden Andrews, Myanmar’da bu tür koşulların yaratılması için zaman ve çaba gerektiğini vurguladı.
Arakanlılara etnik temizlik
Myanmar’ın Arakan eyaletinde 2012’de Budistler ile Arakanlılar arasında çatışmalar çıkmış, olaylarda çoğu Arakanlı binlerce kişi katledilmiş, yüzlerce ev ve iş yeri ateşe verilmişti.
Arakan’daki sınır karakollarına 25 Ağustos 2017’de düzenlenen eş zamanlı saldırıları gerekçe gösteren Myanmar ordusu ve Budist milliyetçiler, kitlesel şiddet eylemleri başlatmıştı.
BM’ye göre, Ağustos 2017’den sonra Arakan’daki baskı ve zulümden kaçıp Bangladeş’e sığınanların sayısı 900 bine ulaştı.
Uluslararası insan hakları kuruluşları, yayınladıkları uydu görüntüleriyle yüzlerce köyün yok edildiğini kanıtlamıştı.
BM ve uluslararası insan hakları örgütleri, Arakanlılara yönelik şiddeti “etnik temizlik” ya da “soykırım” olarak adlandırıyor.