Meclis başkanının kararı açıklaması sonrası konuşan Gergerlioğlu, şunları kaydetti: “Çıplak aramaları, işkenceleri defalarca yüzlerine vurdum. İnsan Hakları İnceleme Komisyonu’nda da bizi engellemeye çalıştılar. Buradan halkımıza sesleniyorum, biz mücadelemize devam ediyoruz. Hiçbir zaman seçmenimizin onurunu ayaklar altına aldırmadık.
Bu hukuksuz karara karşı arkadaşlarımızla beraber direniyoruz. Görüyorsunuz AK Parti sıraları kaçtı. Bu kararı savunacak tek bir cümle edemedi Meclis Grup Başkanvekili. Barış çağrısı paylaşımını retweet ettiğim için bunu yaptılar. Retweet eden kimseye ceza vermediler, bir tek beni seçtiler. Demoklesin kılıcı gibi bu davayı tepemde salladılar. Bir ay içinde Yargıtay harekete geçti ve kararı verdi. AYM’ye başvurmama rağmen kararı bekletmediler.”
İnsan hakları ve hak ihlalleri konusunda toplumun tüm kesiminin ihtiyaçlarına cevap veren Gergerlioğlu son olarak çıplak arama” rezaletini ortaya çıkardığı için bazı medya organları ve siyasilerce hedef alınmıştı.
Neler yaşanmıştı?
Gergerlioğlu hakkında milletvekili seçilmeden önce yaptığı sosyal medya paylaşımları ve haber retweetleri gerekçe gösterilerek verilen 2 yıl 6 ay hapis cezası kararı, Yargıtay 16. Ceza Dairesi tarafından hukuksuz bir şekilde onanmıştı.
Gergerlioğlu, Genel Kurul Salonu’ndan çıkarılması durumunda grup odasında bekleyişine devam edeceğini söylemişti.
Haber paylaşını retweetten hapis cezası!
2016 sonrası toplumun her kesiminin yaşadığı hak ihlallerini ve hukuksuzlukları ülke gündemine taşımayı başaran Gergerlioğlu, milletvekili seçilmeden önce yargılandığı Kocaeli 2. Ağır Ceza Mahkemesince 21 Şubat 2018’de “PKK/KCK propagandası yapmak” suçundan hapse mahkum edilmişti. Bu cezanın hızlı bir şekilde ilk drece mahkemesindne çıkarak Yargıtayca yine oldukça kısa bir sürede onanması, Gergerlioğlu’un meclis çatısı altında tüm muhalefet bileşenlerinden etkili bir mücadele yürütmesi ile açıklanmakta. Özellikle son haftalarda resmi makamlarca kaçırılan ve cezaevlerindeki çıplak arama uygulamasını gündem ederek idari makamları zor durumda bırakmış, toplumsal bir farkındalık oluşmasına katkı sağlamıştı.
Gergerlioğlu: Hak ettiğim bu görev, hukuksuz bir şekilde elimden alındı
Gergerlioğlu karar sonrası yaptığı açılamada, hukuksuz bir şekilde milletvekilliğinin elinden alındığını, hukuka göre bu yapılanların kabul edilemez olduğunu belirtti. Yakın dönemde aynı şekilde vekilliği düşürülen Enis Berberoğlu’nun başvurusu üzerine AYM, hak ihlali kararı vermiş ve meclis, Berberoğlu’nun vekilliğini iade etmişti.
Bu karara dayanan Gergerlioğlu kendisininde verilen hapis cezası sonrası AYM’ye başvurduğunu, ve buradan çıkacak karar beklenmeden vekilliğinin düşürülemesinin mevcut Anayasa’ya aykırı olduğunu belirtti. Gegerlioğlu gibi çok sayıda Anayasa hukukçusuda işleyişin bu şekidle olması gerektiğinin altını çiziyor.
Bu yaşananlar bizlere son zamanlarda ülkemizde, “hukukun kişilerin siyasi duruş ve muhalif kimliklerine göre uygulanması” ilkesinin “hukuk devleti” ilkesinin önüne geçtiğini bir kez daha göstermiş oldu. Bu noktada Halis Bayancuk Hoca’ya hukuksuz şekilde aynı suçlama ile 2 farklı ceza alması, dergi dağıtan Hizbut Tahrir mensuplarının gece baskınları ile gözaltına alınması gibi çok sayıda örnek hukuk devleti ilkesinin üzerinde kara bir leke olarak durmaktadır.