Cuma günü bitmesi planlanan yürüyüşün amacı, Halis Hoca’nın gözaltına alındığı 29 Mayıs 2017’den bu yana tutuklu yargılandığı Sakarya Dosyası’ndaki hukuk dışı uygulamalara ve haksızlıklara dikkat çekebilmek olarak açıklandı.
2007 yılından bu yana Halis Hoca hakkında 6 farklı ağır ceza mahkemesince belirli periyotlarla birbirinin kopyası niteliğinde yargılamalar yapıldı. Ve şu güne kadar hiçbir mahkemenin yaptığı yargılamadan kesinleşmiş bir karar çıkmadı. Bu akıl almaz hukuk sürecinin sonunda Halis Hoca yargılamaları kesinleşmiş bir mahkûmiyet kararı olmaksızın toplamda 7 yıl 10 ay gibi rekor bir tutukluluk süresine ulaşmış oldu.
Halis Hoca hakkında açılan son soruşturma ve tutuklandığı son dosya olan Sakarya dosyası ise tam olarak 3 buçuk yıldır devam etmekte. Sakarya 2. Ağır Ceza Mahkemesi 3 yıl 4 ay boyunca Halis Hoca’yı herhangi bir somut delil ve hukuki olgu göstermeksizin tutuklu olarak yargıladı. Sakarya 2. ACM, 18 Eylül günü İstinaf’ın daha önce bozduğu mahkûmiyet kararında ısrar ederek, aynı bozma gerekçelerinin varlığına rağmen Halis Hoca’yı 12,6 yıl hapis cezasına çarptırdı.
18 Eylül’de verilen karar şimdi aynı mahkemenin daha önce verdiği 12,6 yıllık cezayı bozan İstinaf Mahkemesinin önünde. Daha önce verilen cezanın bozma gerekçeleri mevcudiyetini korumaya devam etmekle beraber esas ve usul yönünden yeni hukuksuzluklar dosya kapsamına dahil oldu.
Son süreçte ortaya çıkan en önemli hukuksuzluklardan biri de Sakarya 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nin gerekçeli kararda herhangi bir örgüt ismi zikretmeksizin Halis Hoca’ya 12,6 yıl hapis cezası vermesi oldu. İddianamelerde kimi zaman El Kaide kimi zaman IŞİD yöneticisi olmakla, ara ara da bu örgütlerin üyesi olmakla(!) suçlanan Halis Hoca’nın bu durumunu İstinaf Mahkemesi bozma gerekçeleri arasında saymıştı. Bilindiği üzere İstinaf Mahkemesi, peş peşe açılan aynı nitelikli dosyaların birleştirilmesini ve sanığın hukuki durumundaki karışıklığın giderilmesini talep ederek ceza hükmünü bozmuştu.
Sakarya 2. ACM’nin verdiği cezadan iki ay kadar önce, Bakırköy 11. ACM tarafından, 2011 yılından bu yana süren farklı bir yargılama neticesinde de Halis Hoca’ya 12,6 yıl hapis cezası verildi. İstinaf Mahkemesinin bozma gerekçelerini hiçe sayan her iki mahkeme de dosyaların birleştirilmesi taleplerini reddederek ayrı ayrı 12,6 yıl hapis cezaları vererek Halis Hoca’nın toplamda 25 yıl hapis cezası almasına neden oldular. Oysa ki dosyalardaki fiili ve hukuki irtibatın varlığı üst derece mahkemesi tarafından ortaya konulmuştu.
Şu an sonuçlanan her iki yargılama da İstinaf mahkemesinin önünde, bunun dışında Halis Hoca’nın yargılanmasının sürdüğü farklı iki mahkemede dosyalar devam ediyor. Fakat bu mahkemelerin her ikisi de Halis Hoca’ya 12,6 yıl hapis cezası verme yönünde ilerliyor. Son olarak 2008 tarihli Bakırköy 16. ACM’de süren yargılamada savcılık mütalaasını verdi ve 15 yıldan 22 yıla kadar hapis cezası talep etti.
Heyetlerin bu akıl almaz tutumu, Halis Hoca’nın yargılamalarında, hukukun temel ilkelerinin yerine siyasi konjonktür ve medya manipülasyonlarının hâkim olduğunu apaçık ortaya koymaktadır. Halis Hoca’nın savunduğu düşünce ve inanç sisteminin savcılık makamı tarafından eleştirilmesinden ibaret olan iddianamelerde tek bir suç fiili ya da suç konusu teşkil edebilecek bir olay bulunmamaktadır. Tüm bunlara rağmen heyetlerin elbirliği ile adeta bir yargı lincine dönüştürülen yargılamalarla, Halis Hoca 50 yıl hapse mahkûm edilmek istenmektedir.
Sakarya Adliyesi’nden başlayan bu yürüyüş ile 29 Mayıs 2017’de Sakarya Cumhuriyet Başsavcılığı kararı ile gözaltına alındıktan sonra bugüne kadar tek kişilik odada tutulan Halis Hoca’nın yargı eliyle maruz bırakıldığı zulme dikkat çekilmek istenmektedir. Yüce Allah’tan en kısa zamanda Halis Hoca’nın yaşadığı esaret dolu günleri sonlandırmasını, onu ailesine ve sevenlerine kavuşturmasını dileriz.
