Halis Hoca’nın yargılamasında son duruşma yapıldı, mahkeme kararını açıkladı

Halis Bayancuk Hoca’nın toplamda 7 yıl 9 aydır devam eden tutuklu yargılanmasına bugün görülen son duruşmayla devam edildi. Tarafların son sözlerini dinleyen mahkeme heyeti kararını açıklayarak yargılamayı sonlandırdı.

Son olarak Sakarya Cumhuriyet Başsavcılığınca hakkında başlatılan soruşturma kapsamında 29 Mayıs 2017’de tutuklanan Halis Bayancuk Hoca 3 yıl 3 ay 20 gündür kesintisiz olarak tek kişilik hücrede tutuklu olarak yargılanmaktadır.

2008 yılından bu yana süren yargılamaları rekor bir tutukluluk sürecine ulaşmış olsa da Halis Bayancuk Hoca hakkında henüz kesinleşmiş bir mahkûmiyet kararı bulunmaması, ceza hukuku yargılamalarında eşine az rastlanır bir durumu ortaya çıkarmıştır.

Yıllar süren yargılamalarda ceza hukuku ilkeleri hiçe sayılırken, somut delillerin yokluğu görmezden gelinerek Halis Hoca tutuklu yargılama zulmü ile rutin aralıklarla cezaevine konulmuştur.

Son olarak gözaltına alındığı ve tutuklandığı Sakarya dosyasında soruşturma ve yargılama safhasında herhangi hukuki ve somut bir delil mevcut olmamasına rağmen Halis Hoca hakkında 2018 yılında bir mahkûmiyet kararı verilmişti.

Dosya içeriği, sanık lehine olan deliller bir kenara, devletin iki ayrı güvenlik biriminin istihbarat raporları hiçe sayılarak verilen söz konusu karar, bir üst mahkeme olan İstinaf Mahkemesi tarafından esastan bozularak Sakarya 2. ACM’ye iade edilmişti.

MİT (Milli istihbarat Teşkilatı) ve EGM (Emniyet Genel Müdürlüğü) İstihbarat Daire Başkanlığının ayrı tarihlerde Halis Hoca hakkında “IŞİD ve El Kaide örgütleriyle bağı yoktur.” raporları dosya kapsamına dâhil olsa da, ne yargılama safhasında ne de İstinafın bozma kararı sonrası tahliye taleplerinde de Sakarya 2. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından dikkate alınmıştır.

 

Bununla birlikte gayrihukuki bu süreçte en çok göze çarpan bir diğer nokta ise Halis Hoca hakkında Ankara’da başlatılan bir soruşturmanın sonucunda alınan kararın yok sayılmasıdır. Sakarya Mahkemesi, Halis Hoca hakkında tutuklama kararı vermeden 3 ay önce Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının 2017/27098 sayılı soruşturma kapsamında aldığı kararı hiçe saymıştır.

Halis Bayancuk Hoca, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının söz konusu soruşturması kapsamında 26.02.2017 günü 15 gün boyunca gözaltında kalmış ve soruşturma sonunda kovuşturmaya yer olmadığına karar verilmiştir. Kararın gerekçesi ise şu şekildedir: “… Emniyet Müdürlüğü’nün şüphelinin adı geçen örgütlerle irtibatlı olabileceği yönündeki değerlendirmesi dışında; şüphelinin adı geçen örgütlerle bağlantısını ortaya koyacak, 2017/27098 sayılı soruşturma dosyası bakımından herhangi bir delil bulunmadığı, örgütsel doküman, örgüt mensuplarının beyanları, tanık beyanları gibi herhangi bir delil elde edilmediği anlaşıldığından şüpheli hakkında atılı eylemlerden delil yetersizliği nedeniyle Kamu adına (KYOK) KOVUŞTURMAYA YER OLMADIĞINA KARAR verildi.”

Bu karar sonrasında 07.04.2017 tarihinde “Kovuşturmaya gerek yoktur.” kararı verilmiştir. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Halis Hoca hakkında herhangi bir dosya dahi açmadan kendisini serbest bırakmıştı.

Üst mahkeme Halis Hoca hakkında 2008 yılından bu yana belirli aralıklarla aynı suçlama ve iddiaları içeren yargılamaların hukuki bir karışıklığa sebep olduğunu belirterek, Halis Hoca hakkındaki yargılamaların birleştirilmesi ve iddiaların somut bir düzleme oturtulması gerektiğinin altını çizmişti.

İstinaf Mahkemesinin bu kararına rağmen Halis Hoca tahliye edilmemiş, dosyaların birleştirilmesi talebi mahkemeler arasında ihtilafa sebep olmuştu.

İstinaf mercii olarak kararı bozan İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi, ilk olarak Halis Hoca’nın sahada birbiri ile savaşan iki ayrı örgütle suçlanmasının, ikinci olarak da bazen aynı örgütün yöneticisi bazen de üyesi olmakla suçlanmasının hukuki belirsizliğe sebep olduğunu belirtmişti.

Bunun dışında birbirini takip eden zamanlarda peş peşe farklı illerde aynı içerikli iddianamelerle dosyalar açılmasının Ceza Muhakemesi Hukuku’na aykırı olduğu tespit edilmişti. Bu iki gerekçe ile dosya geri gönderilmiş “Şahsın hukuki durumundaki belirsizliğin giderilmesi” gerektiğinin altı çizilmişti.

İstinafın gerekçesinde “…. Sanığa yüklenen silahlı terör örgütüne yönetici ve üye olma suçlarının temadi eden suçlardan oluşu karşısında, hakkındaki davaların birleştirilmesi suretiyle hukuki durumunun tayin ve tespiti gerektiği anlaşılmakla…” denilerek  2008  yılından bu yana çeşitli örgütlere isnat edilen, mevki ve makamı sürekli değişiklik göster(il)en Halis Hoca’nın maruz kaldığı hukuki karmaşıklığa dikkat çekilmişti.

İstinafın kararına rağmen tahliye kararı vermekten çekinen Sakarya 2. ACM dosyayı Halis Hoca’nın 2008 yılından bu yana yargılamasının sürdüğü Bakırköy 16. ACM’ye birleştirmek üzere göndermişti. Bakırköy Mahkemesinin dosyaların birleştirilmesini kabul etmemesiyle işler daha da karmaşık bir hâl almıştı.

Ortaya çıkan uyuşmazlık mahkemelerce Yargıtay Ceza Genel Kuruluna gönderilerek hukuki karmaşıklık içinden daha da çıkılmaz bir hâle getirilmiş, buna rağmen hiçbir heyet Halis Hoca’nın 7 yılı geçen, hatta aldığı cezayı yatacak olsa infaz süresine ulaşmış olan tutukluluk hâlini sonlandırmaya yanaşmamıştır.

Mahkeme heyeti nisan ayında görülen duruşmada; tutuklulukta geçen süre, mevcut delil durumu ve Covid-19 önlemleri kapsamında AİHM’nin tavsiye kararları gibi gerekçelerle Halis Hoca hakkında tahliye kararı vermişti. 

Tahliye kararı TBMM Genel Kurulunda HDP’li ve CHP’li vekillerin büyük tepkisiyle karşılanmış, yapılan itirazlar sonucu yasama organının üyelerinin çabası ile Halis Hoca cezaevinden çıkamadan birkaç saat içinde trajikomik bir şekilde yeniden tutuklanmıştı.

Nisan ayından sonra yapılan duruşmalarda aynı heyet, aynı gerekçelerin varlığına rağmen hukuksuz bir şekilde tutukluluğun devamına karar vermiştir.

Bugünse Sakarya 2. ACM’de Halis Bayancuk Hoca’nın 3 yıl 4 aydır süren yargılamasına devam edildi. Bir önceki duruşmada Halis Hoca için tekrardan 12,5 yıl hapis cezası talep edilmiş; mahkeme heyeti, kararı, bugün görülecek son duruşmaya bırakmıştı.

Mahkeme heyeti, İstinaf’ın bozma ve Nisan ayında verilen tahliye kararının gerekçeleri halen mevcut olmasına rağmen 2 yıl önce verdiği kararında ısrar ederek Halis Hoca hakkında yeniden 12.5 yıl hapis cezası verdi.

Bu akıl almaz kararla birlikte heyet, verdiği cezanın infaz süresini neredeyse tutuklu olarak geçirmiş olan Halis Hoca hakkında hiçbir hukuki gerekçeye dayanmaksızın tutukluluğun devamına karar verdi.

Mahkeme 12.5 yıllık mahkumiyet kararını açıkladığı tensip zaptında da 3 yıl 4 aydır süren yargılama aşamasında olduğu gibi hiçbir surette somut bir fiil ya da eyleme yer vermemiştir.

Kadın katilleri, tecavüzcüler ve topluma zararlı olan insanlar, hukukun sanık lehine olan tüm ilkelerinden faydalanarak serbestçe aramızda dolaşabilirken, Halis Bayancuk Hoca hakkında tek bir somut delil olmamasına rağmen 3 yıl 3 ay 20 gündür süren bir yargılamada hâlâ delillerin karartılması ihtimali zikredilerek insanların aklı ile dalga geçilmektedir.

Minareyi çalanlar çuvalı hazırlasa da artık mızrak çuvala sığmamaktadır!

Bugün siyasi ihtiraslara ve planlara kurban edilen adalet sistemi ile cezalandırılan Halis Bayancuk Hoca’mızın uğradığı bu zulmü âlemlerin Rabbi olan yüce Allah’a şikayet ediyoruz. Mahşer günü elbet zalimler ile hesaplaşacağız!

 

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

spot_imgspot_img

Sıcak Gelişmeler

Benzer Haberler